KALP KAPAĞI DARLIK VEYA YETMEZLİĞİNDE AMELİYATTA KULLANILAN KALP KAPAKÇIKLARI
Kalp kapakçık bozukluklarında yani kapak darlık ve/veya yetmezliklerinde, kalp cerrahları en iyi kapağı seçmek için çalışırlar. Mesela kalp kapakçıklarınızdan Mitral kapakta darlığınız olsun, acaba bu kapak değişecekse ne tür bir kalp kapağı kullanılacak?
İşte bu sorunun cevabı son 50 yıldır aranmaktadır. Çünkü biz cerrahların ve hastaların istediği şey, en iyi en ideal kapağın konulmasıdır.
Peki, nedir bu ideal kapak?
1- Kalp ameliyatı ile konan protez kapakçık, kapakta darlık oluşturmayacak
2- Kapak açılıp kapanırken içinden geçen kanı bozmamalı
3- Açılıp kapanırken ses çıkarmamalı
4- Hastaya allerji yapmamalı
5- Yapısı hasta için toksik olmamalı
6- Hastada kanser riskini artırmamalı
7- Ömür boyu kalmalı ve bozulmamalı
KAÇ TİP KALP KAPAK PROTEZİ VARDIR?
2 TİP YAPAY KALP KAPAĞI VARDIR:
1- Mekanik kalp kapağı
2- Biyoprotez kalp kapağı
MEKANİK KALP KAPAKLARI
Özellikle genç hastalarda kullandığımız kalp kapak protezi mekanik kapakçıklardır. Bu kapaklar hastaya takıldıktan sonra hasta ömür boyu kan sulandırıcı kullanır. Kumadin ismiyle bilinen bu kan sulandırıcı hap, her hastaya aynı dozda verilmez. Çünkü her hastanın kan düzeyi eşit şekilde tutulamaz. Yani her hastanın aynı dozda kan sulandırıcı alması uygulanmaz. Bir hasta günde 1 tane, diğeri 1,5 diğeri yarım gibi. Bu dozu ayarlarken hastalar önce haftada bir, sonra 15 günde 1 sonra ayda 1 kan vermeye giderler ve pıhtılaşma testleri ölçülür. Burada önemli olan test INR testidir. Normalde üst sınırı 1,2 olan bu değeri artırmak için kan sulandırıcı ilaç veririrz. Kan sulandıkça kalpte takılı olan mekanik kalp kapağı pıhtılaşmaz. Eğer aort kapak için mekanik kapak takılmışsa bu değer 2-3 arası tutulur eğer mitral kapak için mekanik kapak takılmışsa INR değeri 2,5-3,5 arası tutulur. Bu nedenle her hastanın doz ayarlaması farklı olur.
Mekanik kalp kapakları aslında çok farklı tip ve yapıdadır. Bunlardan bazılarını örnek olarak alttaki resimlerde görebilirsiniz.
Önce şunu bilmeliyiz ki kalp kapakçıkları kanın tek yönlü geçmesine izin veren fakat aynı kanın geri dönmesini engelleyen bir yapıya sahiptir. Yani tesisatlarda bilinen çek valf gibi çalışır. Yani aynı yönde kanı iletmek ve kanın geri dönmesini engellemek için yapılmışlardır. Yani giden kan geri gelmemesi prensibine dayanır. Eğer gönderdiği kan geri gelirse bu duruma KAPAK YETMEZLİĞİ, göndereceği kanı yeterli gönderemezse KAPAK YETMEZLİĞİ nden bahsedilir. Lütfen aşağıdaki videodaki sunumu izleyiniz.
Resimlerde de gördüğünüz gibi, ilk çıkan mekanik kalp kapakları kafesin içinde bir top şeklindeydi. Böylece topun kafes içindeki hareketleri ile kanın geçmesi ve durması sağlandı. Bu kapaklarda istenen ideal sonuç alınamadı, sonra resimlerde 2. Sırada gördüğünüz kapaklar yapıldı. Burada da bir diskin hareket etmesi ve kanı ileriye iletme prensibi kullanıldı ama buradan da istenen sonuç alınamadı.
BİYOLOJİK KAPAKLAR
Hasta eğer kan sulandırıcı ilaç kullanamayacak durumda ise veya kullanmak istemiyor ise biyolojik kalp kapakçıkları tercih edilir. Özellikle mide bağırsak sisteminde daha önce kanama olan, daha önce beyin kanaması geçiren hastalarda bu tip kapaklar tercih edilir.
Biyolojik kapaklar takılmadan önce hastanın kalp ritmi çok iyi değerlendirilmelidir. Kalp ritmi düzenli olmalıdır, hasta atriyal fibrilasyonda yani düzensiz kalp ritminde ise mekanik kalp kapakları tercih edilir. Bu kapaklar özellikle 70 yaş üstünde ve kalp ritmi düzgün kapak hastaları için idealdir.
Peki, niye her hastaya bu kapak takılmıyor?