DOĞUŞTAN KALP HASTALIĞI RİSKİ
Teknolojinin gelişmesiyle doğum sırasında var olan kalp hastalıkları da tespit edilmeye başlandı. Anne karnındayken rutin bir kontrolle bu hastalıkların önceden bilinmesi doğum sonrası yapılacak bazen ufak bazen ise planlı bir girişimle ileriki yaşlara sağlıkla ulaşılmayı sağlamaktadır. Bu durumda en önemli görev aileye düştüğü gibi PERİNATOLOJİ UZMANI ve PEDİATRİK KARDİYOLOGLARA düşmektedir. Çünkü tanıyı onlar koyacak ve gerekli işlem varsa KALP DAMAR CERRAHLARI bu durumu düzelteceklerdir.
Bunlar yeterli olsa bile Fallot tetralojisi ve geniş ventriküler septal defekt gibi hemen klinik bulgu veren ve tanınan kardiyak patolojiler yanında minimal pulmoner stenoz, küçük VSD ve atrial septal defekt gibi lezyonlar çoğu zaman bulgu vermedikleri gibi rutin fizik muayenede de gözden kaçarlar.
Ayrıca doğumdan hemen sonra oluşan yenidoğan ölümlerinin bir kısmından da bu hastalıklar sorumlu olabilirler. Tüm bu nedenlerden dolayı bildirilen sıklıklar çoğunlukla gerçek sıklıklardan daha azdır. Gelişmiş ülkelerde bile doğumsal kalp hastalıklarının sadece %50si doğumdan sonraki 1 hafta içinde, geri kalan %50'si doğumu takip eden 1 ay içinde tanınırlar.
Doğum öncesi ayrıntılı ultrasonografi ve gerekli olgularda uygulanacak fetal ekokardiografi çok sayıda kardiyak anormalliğin zamanında saptanmasına ve uygun girişimin gecikmeden yapılmasına yol açacaktır.