https://www.ahmetakgul.com.tr/ Prof. Dr. Ahmet Akgül - Skleroterapi, İğne ile Köpük/Sıvı Tedavisi.

Skleroterapi, küçük dozlarda sklerozan (yapışkan) maddenin kılcal varislere enjeksiyonu ile kimyasal olarak damarın içinin bozulmasının hedeflendiği tedavi yöntemidir. Varis damarının içi ve duvarında sklerozan maddenin yarattığı yıkım ve buna bağlı olarak gelişen skleroz sonucunda damar yapısı bozulur ve damar yok olur.

Skleroterapi yaptığım videoyu izlemek için lütfen TIKLAYINIZ.

 

 

SKLEROTERAPİNİN HEDEFLERİ nedir, NİYE YAPILIR?

 

  • Kılcal, istenmeyen varis damarlarının yok edilmesi

  • Daha büyük varislere bağlı gelişebilecek istenmeyen kötü sonuçların önlenmesi

  • Varise veya venöz yetmezliğe bağlı şikayetlerin azalması

  • Yaşam kalitesinin artırılması

  • Kozmetik ve estetik amaçla daha iyi bir görünüm elde edilmesi

 

Köpük tedavisi

 

SKLEROTERAPİNİN TIBBİ GEREKLİLİKLERİ NELERDİR?

 

  • Her türlü istenmeyen, estetik görünmeyen veya tıbbi sıkıntı yaratan toplar damar genişlemeleri ve varisler

  • Daha önce müdahale edilmiş ama geçmemiş veya tekrarlamış varis ve damar genişlemeleri

  • Venöz malformasyonlar, hemanjiyomlar ve damar yumakları

  • Pelvik bölgedeki varisler

  • Varis yarası etrafındaki varis ve perforan venler

 

 

 

SKLEROTERAPİ KİMLERE YAPILAMAZ?

 

  • Sklerozan yani damar içine verilecek olan ilaca karşı allerjisi olanlar

  • Akut derin ven trombozu

  • Pulmoner emboli

  • Yatağa bağlı immobil hastalar

  • Kalbinden delik olanlar

  • Gebelik

  • Emzirme

  • Atar damar tıkanıklığı hastaları

  • Kanser

  • Pıhtılaşma bozukluğu olan hastalar

  • Çok alerjik hastalar

  • Bir önceki köpük tedavisinden sonra gelişen migren ve/veya nörolojik hastalıklar

 

köpük ve iğne tedavisi

 

 

 

 

SKLEROTERAPİNİN KOMPLİKASYONLARI (İSTENMEYEN YAN ETKİLERİ) VE RİSKLERİ NELERDİR?

 

Skleroterapi kurallarına ve temel ilkelerine uygun olarak yapıldığı takdirde etkin ve komplikasyon sıklığı düşük bir tedavi yöntemidir.

  • Allerji (genel veya iğne yapılan yerde)

  • Doku hasarı (yapıştırıcı ilacın toplar damar (varisli damar) yerine atar damara yapılırsa gözlenir)

  • Ciltte yara (yapıştırıcı ilacın damar içine değilde yanlışlıkla dışına yapılmasında gözlenir)

  • Akciğer embolisi (akciğer damarlarına pıhtı gitmesi)

  • Deride pigment, koyu renk oluşumu (%10-30 arasında) (Skleroterapi sonrası 2 hafta direkt güneş ışığına maruz kalmamak gerekir, ayrıca yüzeyel pıhtıların çıkarılası renk koyulaşma riskini azaltır)

  • Nicolau fenomeni (kutis medicamendoza embolisi, yapıştırıcı ilaç AV malformasyonla venöz sistemden arteriyel sisteme geçer ve cilt yarası oluşur. Bu nedenle büyük venlerin skleroterapisi yapılacaksa iğne içindeki ilaç çok yavaş verilmelidir ve çok tecrübeli ellerde yapılmalıdır)

  • Görme bozukluğu, baş ağrısı, migren (köpük skleroterapi de bu risk daha fazla, nedeni köpük skleroterapideki köpüklerin kalpteki küçük deliklerden atar damar sistemine geçmesidir)

  • Felç ve inme

  • Derin ve yüzeyel ven trombozu 

  • Motor sinir hasarı (kaslarımızı hareket ettiren sinirin felci)

  • Yeni kılcal damarların çıkması (bazı hastalarda skleroterapi yapılan bölgede veya etrafında ince kılcal damarlar çıkabilir)

  • Göğüste gerginlik hissi

  • Vazovagal reaksiyon (baş dönmesi, tansiyon düşmesi görülebilir)

  • Bulantı

  • Ağızda metalik tat

  • Hematom (iğne yapılan yerde kan sızıntısı sonucu kan birikmesi olabilir)

  • Enjeksiyon yerinde morarma

  • Ağrı

  • Lokal şişlik

En iyi hasta ic varis tedavisi

 


SKLEROTERAPİ UYGULAMASI UZVUN (BACAĞIN) NERESİNDEN BAŞLANMALIDIR?


Bacağın üst bölgesinden başlanır ve yavaşça alt taraflara doğru inilmesi uygundur. Öncelikle büyük damarlara daha sonra kılcal damarlara doğru yapılmalıdır.

 

köpük iğne ve skleroterapi tedavisi

 

 

SONUÇ OLARAK:

Prof. Dr. Ahmet AKGÜL diyor ki;


Kılcal damarları yok etmek için yapılan/yapılacak işlemin ismi SKLEROTERAPİ’dir. Anlamı istenmeyen/işe yaramayan TOPLAR DAMARLAR içine onları yok edici ilaç enjekte etme işlemidir. Su gibi olan ilaç, 2 enjektör kullanılarak hava ile karıştırılırsa BEYAZ bir renk alır ve bu durumda KÖPÜK oluşmuş olur. Yani skleroterapi hem sıvı hem de köpük olarak yapılabilir.


• Bu yok etme işlemi damarları çıkarmak değil de, içine verilen ilacın damarın içini bozup damar duvarlarının birbirine yapışmasına neden olacak şekildedir.

• İşlem sırasında damarlar MUCİVEZİ olarak yok olsa da aslında hemen yok olmaz. Yok olması için ortalama 1-3 aylık bir süre geçmelidir. Bu süre içinde işlem yapılan damarda ve ona bağlı olan diğer kılcal damarlarda kızarıklık, şişlik, üzerinde sertlikler oluşabilir.


• İşlem yapıldıktan sonra işlem yapılan bölge bandaja alınır. Bandaj 24 saat sonra çıkarılır ve işlem yapılan bölgelerde kabartı ve morluklar görülebilir. Bunlar normaldir ve geçicidir (aşağıdaki resimdeki gibi). Bandaj çıkarıldıktan sonra yaklaşık 1 ay varis çorabı giyilmesi gerekir. Genellikle aynı saatlerde her gün 40 dakika tempolu yürüyüş yapılmalıdır.

 

 

skleroterapi komplikasyonu

 

 

• İşlem yapılan bölge(ler)de var olan kılcal damarların TAMAMI yok olmaz ama büyük çoğunluğu yok olur. Kalan kılcal damarlar bir sonraki seansta yok edilir. Buna rağmen istenilen PÜRÜZSÜZ görüntü oluşmasının garantisi VERİLEMEZ. Bunun nedeni yalnızca işlemi yapan sağlık mensubuna bağlı değildir, hastanın vücut ve doku yapısına bağlıdır.


• Çok iyi yapılan bir skleroterapi işleminde bile işlem yapılan damar ve/veya çevresinde KAHVERENGİ lekeler oluşabilir ki bu zamanla geçmektedir. Bu duruma HİPERPİGMENTASYON denir ve iyileşme süresi bazen 1 yıla ulaşmaktadır. Çok nadiren yıllarca sürdüğü de bildirilmiştir.


• İşlem ile kapatılan damarların zamanla etrafında yeni kılcal damarlar oluşabilir. Bu işlemin başarısızlığı değil, bilhassa BAŞARISIDIR çünkü kapatılan damardan akamayan kan kendine başka yollar bulmak için yeni kılcallar oluşturabilir.


• Skleroterapide kullanılan ilaç, kılcal damarları yok etmek için kullanıldığı için, eğer işlem sırasında damara değil de cilt altına kaçarsa CİLTTE YARA oluşumuna neden olabilir. Özellikle çok ince kılcal damarlarda (ciltte görünen kırmızı örümcek ağı gibi olanlar) bu risk daha fazladır. Bu yaralar da tedavi edilebilmektedir ama iyileşirken iz bırakabilmekte ve iyileşmesi uzun sürmektedir.


• Yine nadir olan bir istenmeyen etki de bacak İÇ ANA TOPLAR DAMAR PIHTI oluşmasıdır ki buna DERİN VEN TROMBOZU (DVT) denir. Böylece damar tıkanır ve daha da kötüsü buradaki pıhtı akciğere gidip hastaya hayati risk verir. Bu çok nadir bir durumdur. Bundan daha da nadir diğer durum, eğer hastanın kalbinde delik varsa (ASD, VSD) bacaktan kopan pıhtı kalpten geçip beyin ve diğer yaşamsal organlara pıhtı atabilir.


• UYARI: Bu işlemde oluşabilecek tüm negatif İSTENMEYEN etkiler ve beklentilerin tam karşılanmaması özellikle SİGARA İÇENLERDE ve/veya sigara dumanına maruz kalanlarda daha fazladır.


• UYARI: İşlem yapılan damarlar çok karışık olduğu için hastamız hangi damarların yok olduğunu anlamayabilir ve işlem ile sanki damarlarda azalma yokmuş sanabilir. Bu nedenle işlemden önce o bölgenin resmini çekmesini öneririz.

 

Varis İç Varis Venöz Yetmezlik Hastalıkları ve Tedavileri için ayrıntılı bilgiye ulaşmak için lütfen tıklayınız

Varis hastalığı ve "tedavisi yok, bu hastalıkla yaşamaya alış"  denilen hastaların tedavi sonrası yorumlarını okumak için lütfen tıklayınız

Prof. Dr. Ahmet AKGÜL'ün özgeçmişine ulaşmak için lütfen tıklayınız

İletişim ve Randevu için lütfen tıklayınız   

Yasal Uyarı

Bu sitenin içeriği ziyaretçilerini bilgilendirmeye yönelik hazırlanmış olup sağlıkla ilgili konularda tıbbi teşhis, tedavi veya reçete bilgisi özelliği taşımaz. Site, sağlıkla ilgili tüm konularda en doğru bilginin hastayı muayene eden doktorundan öğrenilebileceğini savunur. Sitedeki bilgiler bu amaçla kullanılmamalıdır. Bu bilgilerin yanlış anlaşılması veya kullanılmasından doğabilecek mağduriyetlerden bu site sorumlu tutulamaz.Bu sitedeki bilgileri kopyalama, nakletme veya diğer kullanımlar kesinlikle yasaktır. Web sitesindeki bilgilerin kullanımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine ve site sahibinin iznine bağlıdır. Tüm kullanıcılar yukarıda belirtilen yasal uyarıyı tamamen ve çekincesiz olarak kabul etmiş sayılırlar.