GÜZEL HEDİYEM
TEKLİFİNİZE MUTLU OLDUM, TEŞEKKÜRLER
GÜLER YÜZLÜ TEDAVİ
Annemin tüm vücudundaki ağrılardan artık hayatı kısıtlanmış vaziyette bir takım arayışlara başladık. Şükürler olsun yolumuz Ahmet hocamızla kesişti.
Bugün geldiğimiz nokta inanılmaz, annem normal hayatına döndü. Annemi iyileştirmesinin yanında güler yüzü ve samimi davranışları ile bizi kendisine hayran bırakan hocamız ve başta Mümine hanım. Tüm ekibine sonsuz teşekkürler.
YENİDEN ESKİ SAĞLIĞIMA KAVUŞTUM
Bugün 16 Ekim 2020 tedaviden 2.5 ay sonra Ahmet hocamı ziyarete geldim. Fibromiyalji hastası olarak hastalığımdan eser kalmadı. Yeniden eski sağlıklı günlerime döndüm. İnci hanım can dost; tedavim bitmesine rağmen halen destek halen yol gösteren, Ahmet hocamı 2 yıl aradım. Bulana kadar çok acı çektim. İyi ki Ahmet hocam sizi buldum. Ağrılarımdan eser yok. İyi ki varsınız iyi ki şifalı ellerinizle bana yeniden hayatımı verdiniz.
İYİ Kİ KARŞILAŞMIŞIM
TEDAVİM BİTTİ
Dizlerimden yaklaşık on senedir rahatsızdım, çektiğim ağrı zaman geçtikçe daha da arttı. Bu zaman zarfı içinde birçok doktora gitmeme rağmen olumlu bir sonuç elde edemedim. Son zamanlarda yürümede, bacaklarımı bile hareket ettirmede zorlanmaya başladım ve ağrılarım dayanılmaz bir hal almaya başladı. Bu ağrılarım yüzünden uyuyamıyordum. Detaylı araştırmam sonucunda Ahmet Akgül hocamı buldum kendisi teşhisi koydu ve vakit kaybetmeden tedavime başlandı. İlk günden itibaren işindeki uzmanlığı ve başarısı, ilgi alakası ve ailemizden bir birey gibi samimi yaklaşımıyla son güne kadar ilgilendi. Hocamın tedavisinin yanıtlarını ilk günlerde görmeye başladım. Tedavim bitti ve şükürler olsun şikayetlerimden kurtuldum. Ağrısız, sancısız uzun yollar yürüyebiliyorum bacağımı rahat hareket ettirebiliyorum. Özlediğim ağrısız günlerime tekrar kavuştum ve çok mutluyum. Başta Ahmet hocam olmak üzere tüm ekibine ilgileri ve sıcakkanlı yaklaşımları için teşekkür ederim. Rabbim Ahmet Akgül gibi başarılı, işinin ehli çözüm odaklı çalışan doktorların sayısını artırsın. Her şey için teşekkür ederim size minnettarım.
GECELERİ UYUYAMIYORDUM
Ahmet Hocam merhaba,
20 Temmuzdaki muayenemden sonra tatile çıktım, dönünce evimizi taşıdık. Size söz verdiğim yazıyı o nedenle bugüne kadar yazamadım, mahçup oldum. Yarın Fibromiyalji tedavimin başlayacak olması nedeniyle bugün size teslim etmek istedim.
Yıllar önce yurt dışında yaşamaya başladığımda evimden, ailemden, çevremden, işimden uzaklaşmış bambaşka bir hayata yelken açmıştım. Ülkemde oldukça sağlıklı bir kişiyken, yaklaşık 6 ay sonra bedenimden yoğun sinyaller almaya başlamıştım. Ufak bir operasyon geçirdim, kum düşürdüm ve bacaklarımda ağrılar oluştu; o ağrılara iç varis teşhisi kondu. Kendimdeki bu değişime şaşırıp kalıyor, bir anlam veremiyordum, gurbeti derinden yaşıyordum adeta, sudan çıkmış balığa dönmüştüm. Bir süre sonra sağlığım düzelmeye başladı, ilerleyen zamanda da ülkeme döndüm.
Zaman içinde stresli bir dönemimde Huzursuz Bacak Sendromu ile tanıştım, geceleri dizlerimin seğirmesi, uyuşması ve ağrıması ile uykudan kalkıyor, yürüyerek semptomlardan kurtulmaya çalışıyordum. Ağrı kesicilerden de yardım alıyordum. Stresli dönem geçince belirtiler de kayboldu.
Tüm bu yaşadıklarım hayatı sorgulamama, arayış içine girmeme ve ruhsal öğretilere yönelmeme neden oldu. Önce Reiki ile tanıştım, Evrensel Yaşam Enerjisi olarak ifade edilen Reiki’de kişi, inisiye edilerek kendisi ya da çevresine bu enerjiyi aktarmakta. Fiziksel, duygusal, ruhsal şifalanmayla birlikte içsel yolculuğa da zemin hazırlamakta. Böylece farkındalığımı oldukça artıran bu öğreti, bana başka kapılar açmaya başladı. Mesleğim olan Makine Mühendisliğinin icrasında kullandığım analiz etme, ihtiyaçları belirleme, problem çözme, standartlara uygun güvenli ve kaliteli üretim gibi somut kavramlar ve olgulardan, soyut kavramlara geçiş, sarsıcı ve zorlayıcı olmakla beraber, Dünyadaki yolculuğumu Bütüne ve Herkesin En Yüksek Hayrına doğru çevirdi.
Anneme 5 yıl önce 4. Evre kolon kanseri tanısı konmasıyla, farklı bir sürece geçtik. Tedavilerinin yanında özellikle Londra Imperial Colloge’ın çalışmalarında yer alan Nano Kolloidal Altın suyunu kullandık, vücudu kendini toparladı, kanseri yendi. Ancak kanser yeniden nüksetti. Bu sefer son verilen ve diğerlerinden farklı olan kemoterapiden sonra Homeopatik tedavi ile destek aldık. Kilo almaya başladı annem, ağrıları azaldı ancak komplikasyonlar olmaya başladı. Destek almasına rağmen son kemoyu vücudu kaldıramadı, bu süreç yaklaşık 3 ay sürdü, Hakkın Rahmetine kavuştu Annem. 2.5 yıl süre kanserle mücadelede geçti, annem hiçbir zaman isyan etmedi, inancı ile hep tevekkül eder, iyileşeceğini düşünürdü. Sağlıklıydı, sağlıklı beslenirdi, kronik bir hastalığı yoktu.
Yaşadıklarımla bu sefer benim bedenim sinyal vermeye başladı, bacaklarımda inanılmaz ağrılar ortaya çıktı, geceleri uyutmuyordu. Yıllar önce konulan iç varisin yeniden tetiklendiğini düşünmeye başladım. Homeopatik tedaviden yararlandım, bir süre ağrılarım geçti, sonra yeniden nüksetti, aynı zamanda Huzursuz Bacak Sendromum da, varisle el birliği yaparak devreye girdi. Gittiğim doktor varis çorabı giymemi, ağrılarımın azalacağını belirtti. Azalmadı. Huzursuz bacaklarım için ise gece yatmadan önce “siyah hardal tohumu” alarak ağrılarımı azalttım. Ancak kullanıma belli bir süre sonra ara verince, ağrılar geri geldiler.
Bu sefer hem arkadaşımdan edindiğim pozitif sonuç hem de Homeopatımın önerisiyle varislerim için tıbbi sülük tedavisine geçtiğimiz yaz başladım. Önce vücudun sülüğe nasıl reaksiyon vereceğine bakılıyor, bacaklara konulmadan önce bel bölgesine yerleştiriliyor. Tedavi belirli aralıklarla yapılıyor, dizlere sülük konulması ise serin havalarda uygulanıyor aksi takdirde dizler, bacaklar şişiyor. Havalar bir türlü soğumayınca ben de sülüklere veda ettim. Ancak tedavi sırasında sülüklerin insanlar için kendilerini feda etmeleri bir anlamda insana şifa vermek amacıyla yaşam sürelerini tamamlamaları, beni duygusal olarak etkiledi.
Şifa için bir başka canlının hayatı önemsiz midir?
İnsana, İnsanlığa, Bütüne Hizmet midir bu?
gibi sorularla epeyce meşgul oldum. Bütüne Hizmet yaklaşımı aklıma ve kalbime daha çok yattı.
Fotoğrafa, özellikle doğa fotoğrafçılığına meraklıyım. Baharın gelişini iple çekip çiçeklerin, bitkilerin, ağaçların arasında doğayı fotoğraflarken, güzelim kokularını doya doya koklarken, isimlerini öğrenirken içten içe aromaterapiye yol aldığımı fark ettim.
Bahar aylarında Uluslararası NAHA Aromaterapi 1. Seviye eğitimini tamamladım. Belgeye, vaka çalışmaları ve sonunda yapılacak sınav ile hak kazanılıyor.
Aromaterapi bitkilerden, köklerinden, meyvelerinden, reçinelerinden, kabuklarından elde edilen uçucu yağların kişilerin ruhsal, duygusal ve fiziksel sağlıklarının güçlendirilmesi için Bütüncül Tıp anlayışı ile uygulanıyor. Uçucu yağlar, bitkilerin “Ruhu” olarak nitelendirilip çok kıymetlidirler; sabit yağlar ve başka hammaddeler kullanılarak terapötik fayda yanında kozmetik, masaj yağları, koku çubukları, dezenfektanlar, temizlik malzemeleri gibi geniş bir yelpazede kullanımları vardır. Kokular ile beyindeki limbik sistem uyarılır, böylece nöroendokrin, duygusal ve fizyolojik fonksiyonların nasıl etkilendiği tarafımızca anlaşılabilir.
Vaka çalışmalarında ilk aday olarak kendimi aldım. Varislerim için aromaterapik karışımımı büyük bir heyecanla ve minnettle hazırladım. Hafif bir masajla yatmadan önce sürdüm. Sabaha kadar deliksiz uyumuşum, ağrısız sızısız bir gece geçirmiştim. Bu bir Mucizeydi! Gündüzleri ağrılarım ortaya çıkıyordu, en azında geceleri uyumaya başlamıştım.
Öte yandan bir yayında “üzüm çekirdeği yağı”nın varis tedavisinde kullanıldığı bilgisine rastlayınca onu da almaya başladım.
Geceleri varis ağrıları gidip yerine huzursuz bacak kasılmalarım geri gelince aralarında nasıl bir ilişki olabileceği gibi sorular kafamı kurcalamaya başladı. Varis tedavilerinde uygulanan yöntemlerden olan damarlara köpük sıkılması beni ürküttüğü için uzun bir süredir köpüksüz bir tedavi ve doktor arayışına girmiştim. Tam da bu sırada Prof. Dr. Ahmet Akgül’ün tedavileri ikna edici geldi, kendisinden randevu aldım.
Ahmet Hocamın teşhisi Fibromiyalji, beni ters köşe yaptı! Orayı çalışmamıştım, sorular çalışmadığım yerden geldi.
Hastalık, Şifaya giden yoldur. Bu yol Bütünsel yaklaşım yani bedensel, ruhsal, zihinsel olarak değerlendirilmeli ona göre ihtiyaçlar belirlenmelidir. Ruhsal bilgilerde hastalıkların, zihinsel bedendeki karmaşalardan, astral bedene oradan da eterik bedene iletildiği ve eterik bedende başladığı fiziksel bedene yansıdığı belirtilir. Farkındalıksızlık, dengeden uzaklaşma hastalıklara davetiye çıkarır.
Şifaya giden yolda kişi araştırır, kendisi için en iyiyi arar. Soysal ilişkiler, içinden çıkılmaz olaylar, durumlar karşısında pes etmez, çözümler üretir. Deneyim ile gelen zorlanım ve buradaki murat, bütün bu süreci yönetmektedir. Bu görünür ve görünmez büyük bir ağı oluşturur.
Sorunlarımın, takıntılarımın, beklentilerimin farkındayım. Şifalanma sürecinde benim ruhsal, zihinsel ve bedensel gelişmeme katkı sundukları için onlara teşekkür ederim.
Bütünün esası olan denge, güç ve şifayla…
AYRILDIĞIM İÇİN ÜZÜLÜYORUM
6 yıldır fibromyalji hastasıyım. Oturduğum şehirde birçok tedavi denedim. Fakat memnun olamadım. Daha sonra bir arayış içerisine girdim ümitsizce . Dr. Ahmet Akgül Hocamı internette bulduk. Yorumları okudum. Vakit kaybetmeden kendisine geldim. Allah’a şükürler olsun ki 8 haftalık bir tedavi sonrası ağrılarımdan eser kalmadı. Başımda hafif kasılma var, fakat daha başladığım güne kıyasla bir hiç diyebilirim. Hocamın ilgisi ve alakası muayene sırasında ve tedavi dönemi içerisindeki kibar ve insanı rahatlatan yönünden de çok memnun kaldım. Ve son olarak Dr. Ahmet Akgül bünyesinde çalışan, başta Mümine Hanım, Nurcan Hanım, hipnoterapistim İnci Hanım, Sinem Hanım, Eda Hanım ve ismini bilmediğim diğer çalışanlar hepsinden Allah razı olsun. Gerçekten bu tedavi sürecinde bir aile gibiydik. Her türlü sonucumla yakinen ilgilendiler. Hepsi çok tatlı, kibar, nazik, anlayışlı, güler yüzlü insanlar. Şimdi tedavim bitti ve bundan dolayı mutluyum. Ancak buradan ayrıldığım içinde hüzünlüyüm. Yardımcı olabildiysem yazımla ne mutlu bana.
AYAKLANIP AYAĞA KALKTIM
Sayın Ahmet hocam bu zamana kadar çok ağrılar ve acılar çektim ve hiçbir çaresini bulamadım inşallah sizin sayenizde ayaklanıp ayağa kalkacağım elinize sağlık çok teşekkür ederim sizi tanıdığım tüm hastalara tavsiye edeceğim saygılarımla…
KAHRAMAN URKAÇ
ALLAH'A EMANET OLSUNLAR
Allah yar ve yardımcınız olsun Ahmet Hocam canı gönülden çok teşekkürler.
Ahmet Akgül hocam ve ekibine hiç bitmeyecek sandığım ağrılarıma çare oldular evvel Allah'ın izniyle. Allah tüm çaresiz hastalara çare olmaları için dualarımda olacaklar her zaman sonsuz teşekkürler.
Allaha emanet olsunlar.
FİBROMİYALJİ NOTLARI
Sevgili Hocam,
2 yıldır o kadar çok ağrım oldu ki, doktor doktor gezerken 6 ayda ancak fibromiyalji teşhisi koyuldu. Ama hiçbir doktor bir şey yapmadı, yapamadı. Artık pes etmiştim.
Ağrılardan kımıldamak dahi istemiyordum. Sadece dua ettim Allah’a bir şifacı için ve karşıma sizin videonuz çıktı. Hem de “bir şifacı bulunur elbet” yazısıyla…,
Hemen aradım aradım randevu aldım “3 Aralık 2019 ama gelemedim. Bu benim imtihanımdı. Daha sınavım bitmemişti. Bu Dünya’da her şeyin bir zamanı var, bizlerin bilmediği, bir tek Allah’ın bildiği. Eğer bekletiyorsa bunun da bir nedeni var ve sabrın sonu mutluluk.
Size tedavi olma isteğim beni ayağa kaldırdı. Çok zorlansam da her gün yürümeye başladım. Ve 1 Ekim 2020 Çok heyecanlıydım çok mutluydum. Size tedavi olacağım için. ‘ saat için çok beklediğimi, O yüzden .2 saat bile hiç gelmişti. Sonunda tedavim başladı, ilk gün iğne beklemiyordum ama bahtıma iğne çıktı J o kadar sempatik ve tatlıydınız ki beni konuştura konuştura 10 iğne sadece ellerinizle değil, ruhunuzla şifa enerjisi yayıyorsunuz etrafınıza. Tedavi olmayı çok istediğimi Ahmet Hocam, tam olarak hayalimdeki gibi çıkmadı, çok daha fazlası çıktı. Merhametiyle, vicdanıyla, tatlılığıyla, hastalarına olan yaklaşımıyla çok çok fazlası çıktı. Sizi tanımadan önce cerrahlarda merhamet ve vicdan olup olmadığından şüpheliydim. Ama ben size bakınca kalbinizi görebiliyorum, iyi ki tanımışım, iyi ki gelmişim diyorum. Bu hayatta neyi asla yapamam dediysem tam olarak onu yapmak zorunda kaldım, o yüzden kim bilir belki bir gün kalp ameliyatınızı izlemek nasip olur.
Ve doktorumu o kadar sevdim ki ayrılasım gelmiyor, O yüzden veda etmiyorum. Hani sebebini bilmezsiniz sonra kalben sezsgisel olarak bir şeyden yüzde yüz emin olursunuz ya işte bu yüzden tam olarak olmak istediğim yer orası.
Biraz kulunç kısımlarında hafif ağrı ve şişlik var kollarıma vuruyor. O da verdiğiniz ilaçla ve son iğnelerimle zamanla geçecek biliyorum. Çok sevdiğim Güneş, her akşam batsa da her sabah yeniden doğar umutla, benim gibi…
İnci Hanım(Meleğim) sormuştu Mutluluk nedir diye…
Demiştim ki, ben çocukken uçan balonları çok severdim, O yüzden Babam hep alırdı. Bir gün hepsini aldı. O kadar çok Mutlu oldum ki “ mutluluk denilince hep O gün geldi aklıma…
Bana bugün uçan balonlarımın mutluluğunu yaşatan, dünyanın en iyi, en merhametli en tatlı, en karizmatik Doktoruna sonsuz teşekkür ve Sevgilerimle… Benim duam kabul oldu. Dilerim ki Allah’tan Sizin de tüm dualarınız kabul olsun.
Hayatın her yerinde, her gününde Mutluluk ve Mucizeler Sizinle olsun Çok ilginç tam 1 yıl bugün “3 Aralık 2020”
FİBROMİYALJİ, SIRT VE BACAK AĞRILARI
Ben 13 senedir Fibromiyalji hastasıyım. Ahmet hocam ulaştığım için çok mutluyum. Buraya gelmeden önce çok umutsuzdum. Tedaviden sonra umudum yerine geldi. Ağrılarım çok hafifledi. Yaşam kalitem arttı.
Ahmet hocadan ve ekibinden Allah razı olsun, çok ilgili ve güler yüzlüler. İyi ki varlar. Her şey için çok çok teşekkür ederim.
İNANILMAZ İYİYİM
Ben .... Şu an inanılmaz iyiyim. Lipodem hastanız. 82 kilodan 65 kiloya geldim. En güzeli bacaklarım vücudumu taşımıyordu, 12 seans tedavi oldum, çok iyiyim. 2 adım atamayan, daha doğrusu ağrıdan yürüyemezdim. Şu an bacaklarım beni kendisi yürütüyor. Biraz da neden biliyor musunuz? Hocam mütevazı olamayacağım, pozitif enerjiniz, güzel yaklaşımınız benim yüzde elli iyileşme sebebim. Allah size sağlıklı güzel ömür eylesin. Bunu da Esra Hanım'da tedavinin yanında "hastalarım iletti" derseniz, mutlu olurum hocam.