YAŞAMA ŞANSIM AZDI
Sayın Ahmet Hocaya ameliyatım için çok teşekkür ederim. Başka doktorlar yaşama şansımın az olduğunu söylemişken Ahmet Hoca moralimi düzeltip başarılı ameliyatımı yapmıştır. Altı yıl öncede eşimi bay-pass etmişti eşime ve bana yeni hayat vermiş oldu.
Kendisine Teşekkür eder ömür boyu başarılar dilerim...
BELÇİKA
Belçika’da geçirdiğim kalp krizi sonucunda acil olarak hastaneye kaldırıldım ve Belçika’daki doktorlar sağ kol atardamarın pıhtı attığını söylediler. Damarlarım çok ince olduğu için doktorlar riskli buldu ve ameliyat yapmadılar. Yatakta kalırsın dediler. 40 gün süresince Belçika’da gitmediğim Hastane kalmadı. Çareyi Türkiye’deki hastaneleri araştırmak oldu. Araştırmalar sonucunda bir ümit Türkiye’ye geldik. Ankara’da bir hastanede sağ kol atardamar ameliyatım gerçekleşti ve başarılı geçti. Sonrasında sağ el bilek ve parmaklar şişmeye ve hareket etmemeye başladı. Ankara’daki doktorlar bu şişlik normal zamanla geçer dediler. 20 gün geçmesine rağmen şişlik ve ağrı hiç geçmedi. Acıdan ağrıdan duramaz hale geldim. Bu durum korkutmaya başlamıştı beni. Yine araştırmalar sonucunda İstanbul’da Doktor AHMET AKGÜL’ü bulduk. Bu corona sürecinde sağolsun benimle ilgilendi. Kendisine çok teşekkür ediyorum. Derdime çare bulmaya çalıştı. İlgisine ve çabasına çok memnun kaldım.
Yurtdışındaki ve Ankara’daki doktorlar yatakta kalırsın veya kolun kesilebilir denilen kolu Ahmet Bey kurtardı. Allah kendisinden razı olsun. Allah böyle doktorların sayısını artırsın.
Dopdolu İçerikli Bir Site İle Aydınlattığınız İçin Sonsuz Teşekkür
Hocam merhaba,
Babamın kalp-damar rahatsızlığı ile ilgili internette araştırma yaparken tesadüf sitenizi inceledim. Öncelikle, bizlere tecrübe ve bilgilerinize dayalı dopdolu içerikli bir site ile aydınlattığınız için sonsuz teşekkür ve şükranlarımı sunarım; emeğinize ve kalbinize sağlık.
YERE YANLIŞ BASMA ve KILCAL DAMAR DOLAŞIM BOZUKLUĞU
Bugün 31.12.2020. 24.11.2020 tarihinde başladığımız annemin tedavisinin sonuna geldik. İlk geldiğimizde ayaklarında ağrı ve yürüyememe şikayetlerimiz vardı, yapılan çekimlerde ana atar ve toplar damarların açık olduğu fakat kılcal damarlarda bir sıkıntı olduğu bize bildirildi. Vücuttan alınan kan ayaklarına ozonla beraber verildi ve yürüyüşlerimizde belli bir düzelme olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca ilk yapılan tedavide annemin aslında yıllardır yere yanlış bastığını da yapılan taban analizinde görmüş olduk. Bunun içinde uygun tabanlık yaptırıp artık onu kullanıyoruz. Belki de bu rahatsızların sebebi yanlış basmadan dolayı kılcal damarların normal düzenini bozup kan akışın olumsuz hale getirmişte olabilir diye düşünüyorum. Sonuçta tedavimizi yaptırdık. Bundan sonra beslenmemize dikkat eder. Düzenli yürüyüşler yaparsak bu sıkıntılarımızdan tamamı ile kurtulmuş olacağız. Bu süreçte bize yakın ilgi ve güler yüz gösteren başta hocamız Prof.Dr. Ahmet AKGÜL'e, asistan doktorlarımıza hemşirelerimize ve tüm çalışanlara teşekkür ediyorum.
KALP HASTALIĞIM SON BULDU
UMUT KARANLIK GECEYE RAĞMEN BUĞULANMIŞ CAMA GÜNEŞİ ÇİZEBİLMEKTİR
Sevgili Ahmet AKGÜL, işte siz de bizim için karanlık hayatımızı aydınlatan bir güneşsiniz. Sevgili annem Gazal ÖZDEMİR beş yıldır hastane hastane dolaştı, hiç biri doğru dürüst teşhis koyamadı. Kimisi şeker, kimisi gizli tansiyonu var dedi. Bu şekilde annem yıllarca acı çekti ve hayatını yaşayamaz hala geldi. En son solunum yetmezliğinden İstanbuldaki bir araştırma hastanesine yoğun bakıma kaldırıldı ve akciğerinde mikrop oldu teşhisi konuldu. Altı ay gibi bir süre araştırma hastanesinde tedavi gördü ve taburcu edildi. Biz tamam her şey yoluna girecek dediğimiz anda annem eskisinden daha kötü oldu. Çünkü hiç bir doktor doğru teşhisi koyamadı.
Ta ki sevgili DOÇ DR. Ahmet AKGÜL ile karşılaşıncaya kadar. Kendisi annemin kalbinde avuç içi büyüklüğünde bir kitle tespit ettiğini ve bu ameliyatın gerçekten çok büyük risk taşıdığını belirtti. Ahmet hocam ameliyatın ne kadar riskli olduğunu biliyordu, fakat bunu başaracağından emindi. Çünkü onun adı Umuttu... Ve bu şekilde Umud'a Yolculuğa çıktık. Ameliyat çok başarılı bir şekilde geçti ve sevgili hocam annemizi bize tekrar geri kazandırdı. Sayın Ahmet hocam size ve ekibinize ne kadar teşekkür etsem de azdır. Tüm ailemiz size duacıdır. Siz varlığınızla insanlara umut vermeye devam ediyordunuz.
Saygılarımla
Naciye ÖZDEMİR
ROBOT İLE KALP AMELİYATI
Yukarıdaki gazete haberinin tamamını okumak için aşağıdaki renkli yazıyı okuyun veya orijinal haberi görmek için TIKLAYINIZ.
Robotik sistemler, kalp kapakçığının değiştirilmesi ve tamiri, kalpteki deliklerin tamiri, tek damara by-pass ve kalp tümörlerinin çıkarılmasında başarılı.
Teknolojinin cerrahiye en fazla yansıdığı alan olan robotik cerrahiyle, artık kalp ameliyatları da başarıyla yapılıyor. Yıllar önce beyinden biyopsi almak için en basit haliyle ameliyathanede ilk kez kullanılan robot, bugün "uzay teknolojisinin ameliyathaneye girmiş hali" olarak tarif edilen gelişmiş durumuyla kalpte, kalp kapakçığının değiştirilmesi ve tamiri, deliklerin tamiri, by-pass, kalp tümörlerinin çıkarılmasında uygulanıyor.
KABURGALAR KESİLMİYOR
Kamu hastanelerinde ilk robotik kalp ameliyatını gerçekleştiren Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Ahmet Akgül, kalp ameliyatlarının robot kullanılarak yapılmasının, ameliyatın başarısı ve hastanın iyileşme süreci açısından önem taşıdığını vurguluyor. Robotik kalp ameliyatında, açık kalp ameliyatına kıyasla hastaya en az zararın verildiğini belirten Prof. Akgül, "Bu da hem ameliyat sonrası ortaya çıkabilecek problemleri önlüyor hem de hastanın çok daha kısa sürede günlük hayatına dönmesine yardımcı oluyor" dedi.
Prof. Dr. Akgül, "Robot kullanarak gerçekleştirdiğimiz kalp ameliyatında göğsün altından, kaburgaların arasından 2 delik açıyoruz ve kameranın girebilmesi içinde 4-5 santimlik kesi yapıyoruz. Kaburgaları kesmiyoruz. Açık kalp ameliyatında göğüs kafesi yukarıdan aşağı kesiliyor, ayrılarak iki tarafa doğru açılıyor. Açılırken o bölgedeki kemiklerin elastikiyeti yetmezse bazen bir iki kaburga kırılabiliyor. Kaburgaların kaynaması ve yaptığımız büyük kesinin kapanması zaman alıyor. Robot ameliyatında bunların hiçbirini yapmadığımız için hasta çok daha çabuk işine gücüne dönebiliyor" dedi.
Robotik cerrahi, kalp ameliyatlarının yanı sıra prostat ameliyatları, bazı obezite ameliyatları, kadın hastalıkları, kulak burun boğaz ameliyatlarının bazılarında açık cerrahiye üstünlük sağlıyor. Açık cerrahinin riskli olduğu hastalarda robot cerrahisinin tercih edildiğini belirten Prof. Dr. Akgül, "Akciğerde solunum problemi olan kişilerde, şeker hastalarında ve şişmanlarda robot hastaya verilen riski azaltıyor" diye konuştu. Robotik ameliyatların her yaşta yapılabileceğini, by-pass için damar sayısının önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Akgül, "Tek damar tıkanıklıklarını yapabiliyoruz. Ancak kalbin arka tarafına stent konulacaksa 3-4 damar da yapılabiliyor. Şu anda aort kapağına çok fazla müdahale edemiyoruz ama diğer kapaklara müdahale edilebiliyor" şeklinde konuştu.
KALBİ SU TOPLAYAN AVUKAT BU YÖNTEMLE KURTULDU
7 ayda 57 kilo veren 40 yaşındaki avukat Ferhan Saner'in kalp kapakçıkları, hızlı kilo verme yüzünden bozuldu. Acil olarak ameliyata alınan Saner'in kapakçıkları değiştirildi. Ancak kullanmak zorunda olduğu kan sulandırıcı yüzünden 3 ay sonra kalbi su topladı. Saner'in kalp zarına pencere açılarak suyun boşaltıldığı ameliyat, dünyada ilk defa robot kullanılarak Prof. Dr. Ahmet Akgül tarafından gerçekleştirildi.
UMUDUN AZ OLDUĞU BAYPAS AMELİYATI
Doç. Dr. Ahmet Akgül 10.09.2012 tarinde babama yapmış olduğunuz çok riskli yaşama umudunun az biçildiği hastamızın bypass ameliyatını başarıyla gerçekleştirdiniz.. Ameliyattan sonra da bizden manevi desteğinizi eksik etmediğiniz için de size sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.. Ayrıca internet sitenizden paylamış olduğunuz makaleleri okuyup videolarınızı izledim.. Size ve yetiştirmekte olduğunuz ekibinize başarılar dilerim..
Murat KARTAL
AKCİĞER KANSERİ VE KORONER BAYPAS AMELİYATI AYNI ANDA
Hakkında o kadar çok şey söyelemek/yazmak mümkün ki nasıl toparlasam diye günlerdir düşünmekteyim. ama galiba sadece "O BİR MUCİZE" DEMEK İSTİYORUM! Eminim ki bundan sonra hep hayatımızda aile doktorumuz olarak var olacak. Can doktor can'ımız doktor hayatımızı, babacığımızı bizlere geri veren doktor. İki gün içerisinde tüm ekibi ile birlikte babamın "by pass olamaz" denilen kalp ameliyatını ve aynı zamanda sürpriz bir şekilde karşımıza çıkan akciğer tümörünün temizlenebilmesi için tüm organizasyonu yapan aklı "akıllara zarar" doktor!
Çok sevgili Prof. Dr. Ahmet Akgül hocam, o çok kıymetli elleri öpülesi insan! Siz çok yaşayın o kadar mutlu ve sağlıklı yaşayın ki çok daha başka insanların da kırılmış olan umutlarına tekrar can olun, hayat olun, sağlık olun! Allah sizi çok korusun, tırnağınızın ucu zarar görmesin!
Yukarıdaki gazete haberinin tamamını aşağıda okuyabilirsiniz veya orijinal haberi görmek için TIKLAYABİLİRSİNİZ.
"DÖRT çocuk annesi Hatice Kara ilk kalp krizini 1999’da geçirdi. Yaşadığı yer olan Sivas’ta ve Malatya ile İstanbul’da hastane hastane dolaşmaya başladı.
Anjiyo, balon, stent uygulamaları peşi sıra geldi.
Bir türlü göğsünde hissettiği ağrılar bitmedi. Kısa yürüyüşler bile zor geliyordu. Sırt üstü yatamıyor, ancak oturarak uyuyabiliyordu. Geçtiğimiz martta geçirdiği kalp krizinden sonra yoğun bakım ünitesine alındı. Orada iki kalp krizi daha geçirdi. Hastane dolaşmaktan, anjiyolardan bıktı. “Bütün sosyal hayatım bitmişti. Evden dışarı çıkamıyordum. Her sabah ‘ölecek miyim, kalacak mıyım?’ diye düşünerek uyanıyordum. Sanki göğsümde bir kamyon oturuyordu. Evde yalnız kalamıyordum. Her anjiyo, balon, stent sonrası aynı sıkıntıları yaşıyordum. Artık anjiyo olmak istemiyordum” diye anlatıyor o günleri.
Aldığı ilaçlara rağmen balonla açılan kalp damarlarına yerleştirilen stentler her seferinde yeniden tıkanıyordu. Nihayet televizyondaki bir sağlık programında Bakırköy Sadi Konuk Araştırma ve Eğitim Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Doç. Dr. Ahmet Akgül’ü gördü. Divriği’den atlayıp İstanbul’a geldi. Doç. Dr. Akgül, Kara’yı muayene etti. Kalp damarlarındaki 10 stente rağmen ağrı ve yorgunluk şikayetleri devam ediyordu. Doç. Dr. Akgül, “Stentler konduktan sonra verilen kan sulandırıcılara karşı demek ki direnç geliştirmişti. Şeker hastalığının daetkisiyle yeniden tıkanıyordu. Ameliyata karar verdik” diyor.
LİTERATÜRDE ÖRNEĞİ YOK
Kara’nın iki bacağından alınan damarlarla, 4 kalp damarına by-pass yapıldı. Doç. Dr. Akgül, “Stentler damarlara öyle dizilmiş ki, ameliyat yapmak çok zor oldu. Kadın damarları daha ince. Buna şeker hastası olması da eklenince risk artıyordu. Stentlerden birini çıkardık çünkü damarı bağlayacak yer kalmamıştı. Diğerlerine dokunmadık, aralarında kalan boş yerlere yeni damar yollarını bağladık. Stentler böylece devre dışı kaldı. Hastamızın artık kutu kutu kan sulandırıcı ilaç içmesine gerek yok. Literatürü araştırdım, bu kadar çok anjiyo olan hastaya rastlamadım. Guinness Rekorlar Kitabı’na aday olur bence” diyor."