https://www.ahmetakgul.com.tr/ Prof. Dr. Ahmet Akgül - KALP Sorular: Obezite ve kalp...

YÜRÜMEDE KISITLILIK VAR

Kocaeli'de ikamet ediyorum. 28 yaşındayım. 3 gündür uzun kısa aralıklı yürüyüşlerden sonra adım atmakta hatta ayakta durmakta güçlük çekiyorum. Dinlenince ve ayaklarımı yüksek bir yere uzatınca belirli bir zaman diliminde ağrılarım geçiyor ancak evde dahi bu durum bu şekilde olması beni tedirgin ediyor. Geçen yıl sol kalp kapakçığımda çökme olduğunu öğrendim ve doktorum normal boyutlarda olduğunu endişelenmemem gerektiğini söyledi ilaç tedavisi olarak Beloc adlı bir hap verdi ancak o bende çarpıntı yaptığı için kullanamadım. Aile hikayemde babamda sigara ve alkol kullanımının getirdiği hayat düzeninden ötürü bir kalp krizi vakası, baba annemde damar tıkanıklığı , babamın baba tarafından olan dedesinde kalp krizinden dolayı ölüm vakası var. Ağrı ve yürümede kısıtlanma şikayetlerim için ne yapabiliriz ? Şimdiden çok teşekkür ederim. Geri dönüşünüzü bekler, iyi çalışmalar dilerim.

TÜRKİYE’DE TEDAVİ OLMAK İSTİYORUM

55 yaşındayım ailemde babam ve ablam kalp hastasıydı genç yasta vefat ettiler. Almanya’da doktorlar sol kalp kapakçığı değişmeli dedi yani ameliyat dediler. Bende biraz korkuyorum. Metal kapak takılacakmış bu metal kapağı takmadan başka bir çare var mi acaba ben de şeker, tansiyon, kolesterol var. Türkiye’de ameliyat olmak istiyorum. Nasıl yardımcı olursunuz?

Kalp Kası İçerisinde Olması Nedeniyle Zarar Görebileceği


Üniversite hastanesinde yapılan anjiyo sonrasında bana MUSKULER BRIDGE teşhisi kondu. Konsey kararı ile stent takılmasına karar verildi ancak stent takılmasının risk olduğu söylenmekte stentin kalp kası içerisinde olması nedeniyle zarar görebileceği bu durumunda hayati tehlike oluşturabileceği doğru mudur? Bu konuda sizden yardım bekliyorum gelin derseniz size gelmek isterim lütfen beni bilgilendir misiniz?

Çok Fazla Araştırdım Ve Bunu Tavsiye Etmiyorum


Benim bikuspit aortam var ve aort 43 mm. Doktorum elverişsizdir yazdı ve 1 ay sonra heyete çıkacağım.3 uzman ile görüştüm ve kesin bir sonuç alamadım. Şimdi bir doktordan daha randevu aldım doçent kendisi. Sporcu olduğum için yıkıldım 23 yaşında öğrendim doğuştanmış biküspit. Farklı ağrılarım oluyor fakat gerçekten işin ehli bir doktora muayene olmadan rahatlayamayacağım. Çok fazla araştırdım ve bunu tavsiye etmiyorum :) Olası bir sırt ağrısı karın ağrısı veya çarpıntı hissedersen mutlaka doktora görünmelisin. Aort umursanmayacak bir şey değil.

Özellikle Yapmam Gereken Bir Şey Var Mı Veya Yapmamam Gereken?

Hocam hayırlı kandiller. Mesajımı görür müsünüz veya cevap verir misiniz bilmiyorum ama sormak istedim. 26 yaşındayım orta derece kalp kapağı yetmezliği teşhisi konuldu. Aslında ne soracağımı bilmiyorum YouTube da karşıma çıktı videolarınız izledim ve buradan yazmak istedim. Bu hastalık için özellikle yapmam gereken bir şey var mı veya yapmamam gereken?

Ömür Boyu Duacınız Olurum


Selamın aleykum hocam, ben kalp kapak hastasıyım 3 kapağımın değişmesi gerektiğini söyledi cerrahlar. Daha öncede 2 defa mitral kapakta balon patlatma işlemi uygulandı mitral kapak alanım şuan 1,4 üniversitedeki değerli cerrahımız aort kapağımda baloncuk olduğunu yeni kapağı oraya yerleştirmenin kolay olmayacağını türikispit kapağı değiştiğinde kalp ritmini bozacağını ve kalıcı pil takılması gerektiğini ameliyatın çok riskli bir ameliyat olduğunu söyledi. Ben hala ameliyat için imza atmadım siz hangi hastanede görev yapıyorsunuz, bu arada yaşım 41 tansiyon ve şekerim yok sadece lipedermi var kolesterol en son 798 Di kilom düşük ayrıca pulmoner tansiyonum var. Bu ameliyat çok mu riskli neler yapabilirim mitral kapak gradient 10 beloc 25 linkten şuan 100 lük kullanıyorum, çocuklarım daha çok küçük ister istemez ameliyattan korkuyorum beni bilgilendirirseniz ömür boyu duacınız olurum saygılar.

En İyi Hocanın Ameliyat Etmesini İstiyorum


Sağlık kontrolünde kalbinde probleme rastlandı. Üniversitesi de hoca kalp kapakçığının eksik olduğunu, buna bağlı olarak aort anevrizması tanısı koydu. Ameliyat için sizi tavsiye ettiler. Robotik ameliyat muayene vs. ücretleri ne kadar öğrenmek istiyorum. Şuan işsizim, borç dert ameliyat yaptıracağım, en iyi hocanın ameliyat etmesini istiyorum. Cevabınıza göre randevu alacağım. İyi akşamlar.

Acının Göğsümdeki Baskısını Mı Hissediyorum?


59 yaşındayım ve bu sene Temmuz ayında Bursa hastanesine anjiyo için gittim apar topar beni bypass ameliyatına aldılar. Baştan iyi gibiydim ama sanırım yatakta yatış pozisyonlarımdaki yanlışlar nedeniyle göğüs kemiğini muhafaza açısından iyi koruyamadım kendimi göğüs kemiği açıklığı olabilir, tel fırlamış ve kist gibi sertlik oluşmuş dedi hekim. Tam göğüs kemiğinin kesildiği yerde acı ve hafif şişlik, sertlik mevcut 2 ay dayanabilirsen 2 ay sonra sedasyonla oradaki teli çekelim şimdi yaparsam bu işlemi enfeksiyon ihtimali yüksek dedi. Ameliyattan sonra başkalarından duyduğum gibi ne yatağımdan kalkma ipi önerildi, ne göğüs korsesi verildi. Şu anda göğsümde nefes alırken acı duymanın dışında nefes darlığı sorunum var diyorum nefes darlığı olmaz sana öyle geliyor deniyor akciğer filmin normal deniyor. Göğüs kemiği açıklığı ve telde ayrılma varsa eğer nefes darlığı sorunum olabilir mi yoksa ben oradaki sertliğin ve/veya acının göğsümdeki baskısını mı hissediyorum? Bu konu hakkında sizin bir videonuzu izledim ve enfeksiyon gelişirse içeride hasta ex bile olabilir demişsiniz. Biran evvel sedasyonla lokal açılsın mı (öyle dediler) yoksa 2 ay beklemem beni daha kötü sonuca götürür mü?

Gece Yine Yoğun Bakıma İndi


Kalp kapağı ameliyatı oldu yoğun bakımdan çıktığı gece hastalanarak tekrar yoğun bakıma indi, ritim bozukluğu var dendi 2 gün daha yoğun bakımda yattı dün yine çıktı gece yine yoğun bakıma indi. Bu normal mi hocam lütfen yardım edin.

Sağdaki Damar 2 Stentle Açıldı Kalp Yetmezliği Gelişti


Hocam merhaba babam 58 yaşında, daha önceden sol ana damar tıkanmış̧ kalp krizi geçirmiş fark etmeden. 4 Eylül’de 2. Kalp krizini geçirdi. Sağdaki damar 2 stentle açıldı kalp yetmezliği gelişti. Kalp pompalaması %31 şuan. Şuan tıkanıklık damarın tam çatalında bypass kararı çıktı. Minimal invaziv yöntemiyle olabilir mi. Çok korkuyoruz. Bize bilgi verebilir misiniz?

Hafif Çarpıntısı Var


Merhabalar hocam eşim 38 yaşında yaklaşık 5 ay önce 41cm asendan aorta anevrizma tanısı konuldu, 6 ayda bir takip altındayız ama 1 haftadır tansiyon ölçüyoruz hafif çarpıntısı var nabız 120 102 en düşük 90 oluyor açıkçası endişeliyiz. Bir değerlendirme yapar mısınız lütfen.

Babam Bunu Kaldıramaz Bir Yolu Vardır Belki


Hocam hayırlı günler babamızın rahatsızlığı için sizden yardım istiyoruz başka çaremiz kalmadı. 27.11.2017 de kalp baypası oldu, kendisi şeker hastası şimdi de bacağından anjiyo oldu fakat açılmadığını söylediler, bugün tekrar ameliyata aldılar eğer olumsuz geçer ise bacağını keseceklerini söylüyorlar. Devlet hastanesi ama bacağında bir bulgu da yok dışta. Siz bize yardımcı olun lütfen, babam bunu kaldıramaz bir yolu vardır belki tek doktorla sınırlı kalmak istemiyoruz bacağı kesilsin istemiyoruz.

Şans Eseri Sizi Gördüm

Merhaba hocam 24 Şubat 2021 de babam açık kalp ameliyatı oldu. Beyne pıhtı atması sonucu yoğun bakımda 10 gün kaldı. Kendine biraz gelip solunum cihazından çıkarılıp bir hasta bakıcının da yardımıyla 3 gün serviste kaldı. Birden tansiyonu çıktı ve yoğun bakıma tekrar alındı, yoğun bakımda kalbi durmuş tekrar çalıştırmışlar. Babam tek böbrekli idi diyalize girdi ve idrar gelmeye başladı sonra diyalizden çıkarıldı ve yüksek olan karaciğer enzimleri de düşmeye başladı. Ama nörolojik olarak şimdi başa döndük sadece gözünü açıyor komutları tam olarak almıyor. Düzeltilebilirmişim böyle de kalabilirmiş dediler. Şimdilik nörolojik tedavisi sürüyor ama kalp ve damar ile ilgili sorunları bitince nörolojik olarak devam edebilecek başka bir yoğun bakıma gönderileceğini söylediler. İnanın ne yapacağımızı bilmiyoruz. 9 gün sonra 1 ay olacak şimdi şans eseri sizi gördüm. Belki bu konuda yardımcı olabilirsiniz diye yazmak istedim. Babam İstanbul da.

Sizin En İyilerden Olduğunuzu Gördük

Merhaba hocam, annemin kalp kapakçığı, damar tıkanıklığı gibi sorunları var. Doktorların dediğine göre ameliyat olması gerekiyor, fakat yaşından dolayı 80 riskli olduğunu soyluyorlar. Bizlerde internet üzerinden yaptığımız araştırmalarda sizin en iyilerden olduğunuzu gördük. Annemin ameliyatını sizin yapmanız için nasıl bir yol izlemeliyiz hangi hastane, randevu vs. teşekkürler.

Babamın Kalbinin %23 Oranında İşlev Gördüğü

Hocam babam 73 yaşında diyaliz hastası haftada üç defa diyalize giriyor. Yaklaşık 6 yıl önce by pass ameliyatı oldu ve şuan kalp yetmezliği problemi var. Sivas’ta kendi çalıştığım devlet hastanesinde kalp pili takılması gerektiği söylendi. Bende bu konuyla ilgili bir kaç hastane ile daha görüşüp daha detaylı bir eko yaptırdım ve sonuç olarak babamın kalbinin %23 oranında işlev gördüğü yaşı ve hastalıkları nedeni ile takılacak kalp pilinin endikasyonlara neden olabileceği ve açıkçası pek işe yaramayacağı söylendi. Hayatını stresten ve yorgunluktan uzak geçirecek şekilde devam ettirmesinin daha faydalı olacağı söylendi. Ancak babam şuan geceleri rahat uyuyamamakta ve nefes darlığı ve ödem sorunları yaşamakta. Babamın sonuçlarını sizinle paylaşıp sizden bir öneri alabilir miyim?

FAZLA SIVIYI BOŞALTIYORLAR

Sevgili hocam Annem in hastalığı için yazıyorum. Annem 74 yaşında 1992 mitral kapak ameliyatı 2017 yılında mitral kapak ve trukispit kapak ameliyatı oldu. Şuan … hastanesinde takip ediliyor, sağ kalp yetmezliği var. Sürekli vücudu ödem yapıyor ayakları şişiyor. 6 ayda bir hastaneye yatıyor. Sıvıyı damar yoluyla boşaltıyorlar. Lixiana carvexal coversly kullanıyor, başka tedavi yöntemi var mı, kök hücre ile kalp kası yenilenir mi?

Saygılarımla

Stent Takılmasını Önermiyorsunuz Sanırım

Merhabalar hocam, annem de gizli şeker var. Doktor dedi ki ana damarı besleyen 3 damar dan biri tıkalı, anjiyo olman lazım dedi anjiyo esnasında stent takılır mı takılırsa sorun olur mu? İnternette araştırırken yazınıza denk geldim stent takılmasını önermiyorsunuz sanırım siz ne önerirdiniz, birde yeriniz nerede acaba.

SES KISIKLIĞI DEVAM EDİYOR

Merhaba Ahmet hocam,
Babam 3 ay önce şah damarı ve koroner baypas ameliyatı geçirdi. Ameliyat sonrasında ses kısıklığı hala devam ediyor. Bu durumu düzelmedi bu kısıklığı ne zaman geçer? KBB’ye gitmekte fayda var mı? Öneriniz var mı hocam?
Teşekkürler

SİGARAYI BIRAKMAK İÇİN E SİGARA KULLANIYORUM

Sayın değerli hocam. 2 ay once anjıyo oldum. Aort damar genıslemesı tam anevrızma degıl ve mıtral kapak yetmezlıgı teshısı kondu. Su an ıcın amelıyat onerılmedı. Ekopırın 81, vastarel mr 80 ve kardıorıtm kullanıyorum. İlaçların çok az etkısı oldu. Kalp bolgemde agrı, baskı sıkısma ve carpıntı devam edıyor. Sıgarayı bırakamadım. Sıgarayı bırakmak ıcın e sıgara kullanıyorum. Bana tavsıye ve onerılerınız ne olacak, ıyı calısmalar.


Robotla kalp ameliyati ile kalpten sivi alinmasi

 


Yukarıdaki gazete haberinin tam metni için aşağıdaki yazıyı okuyunuz veya TIKLAYINIZ.

"Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Ahmet Akgül ve ekibi, kullandığı ilaçlar sebebiyle kalbinin etrafı kan toplayan ve yüksek ölüm riski olan hastayı robotla ameliyat ederek, sağlığına kavuşturdu.

Akgül, yaptığı yazılı açıklamada, kalp kapağı değişen hastanın, kullandığı kan sulandırıcıların kalbinin etrafında sıvı birikmesine neden olduğunu ve kalbin çalışmasını bozduğunu belirterek, kilo sorunu olan ve daha önce acil şartlarda açık kalp ameliyatına alınan hastanın iki kalp kapakçığına müdahale edildiğini kaydetti.

Kalp kapakçıklarından birinin mekanik kapakçıkla değiştirildiğini diğerinin ise tamir edildiğini anlatan Akgül, şu bilgileri verdi:

"Mekanik kalp kapakçığı takılan kişilere kapakçık tıkanmasın ve damar tıkanıklıkları olmasın diye doktor kontrolünde kan sulandırıcılar verilir, bu kan sulandırıcılar nadir de olsa kanamaya yol açabilir. Hastamızda da böyle bir yan etki meydana gelmiş ve kan sıvısı kalbin etrafındaki zarın içinde toplanmış. Bu sıvının toplanması kalbin rahat çalışmasını engellemekte ve hastada bitkinlik, yorgunluk, çarpıntı ve nefes darlıkları oluşturmaktadır. Kilo sorunu da olan ve yakın zamanda açık kalp ameliyatı geçiren hastaya, bir de bu tip bir sıvı toplanması günlük aktivitelerini yapmakta çok ciddi sınırlamalar getirmiştir."

Şikayetler üzerine kendilerine gelen hastanın muayenesinde, kalp etrafında aşırı derecede sıvı toplandığını tespit ettiklerini belirten Akgül, şunları kaydetti:

"Daha önce acil şartlarda açık kalp ameliyatı geçirdiğinden kalp sıvısının klasik ameliyatla alınması yapışıklıklar nedeniyle son derece riskliydi. Hastamızda operasyon için riskli bir kilo da olması, ayrıca kalbin etrafında önceki ameliyata bağlı yapışıklıklar bulunması nedeniyle müdahaleyi robotla yapma kararı aldık. Hastamız estetiğine de düşkün bir bayan olduğu için ameliyat izleri de istememekteydi. Literatürde robot ile benzer bir durumda olup bu tip bir müdahale yapılan hastaya rastlamadık. Birkaç saat süren bir operasyonla hastanın sol göğsünün hemen yanından çok ufak bir izle göğüs kafesi içine girip, sıvının biriktiği kalp zarını temizledik. Hastamız sağlıklı bir şekilde ameliyattan çıktı ve taburcu oldu. Kontrollerinde kalbinin etrafında sorun kalmadığı gözlendi. 44 yaşındaki hastanın günlük işlerini yaparken şikayeti de kalmadı."

Hastaneden yapılan açıklamada, Prof. Dr. Ahmet Akgül ve ekibinin, kalp robotu kullanarak yaptıkları bu ameliyatla dünyada bir ilki gerçekleştirdiği belirtildi."

 

AÇIK KALP AMELİYATI SONRASI İDRAR SÖKTÜRÜCÜ TEDAVİ

Merhaba annem 2019 da açık kalp ameliyatı geçirdi ve ciğerlerinde ki suya müdahale edilemedi. Annem korktuğu için desal diye bir ilaç ile sadece çoğalmasını engelledik. Şimdi ise ciğer de ki suya müdahale edilecek risklisidir ve aynı gün içerisinde mi oluyor yardımcı olursanız çok memnun olurum. Kendisi çok korkuyor bilgi verirseniz kendisine bende bilgi vermek istiyorum. Şimdiden teşekkür ederim.

BÖBREK YETMEZLİĞİ VE KORONER BY PASS

Manisa’da ikamet etmekteyiz. Annem bypass ameliyatı oldu. 3 damar değişti. Şu an anemin kalbi %30 çalışıyormuş. Ameliyat öncesi böbrek yetmezliği varmış, şu anda da var. İdrar söktürücü içiyor. Kilo takibi bir şekilde kontrol etmeye çalışıyoruz. Çok şükür annemizin boyun damarları %50-60, her ikisi de tıkalı. Nefroloji ile ilgili 2-3 tane hastalığı varmış. Şu anda özür dilerim, tam bilemediğim için aktaramıyorum. 4 aydır hastanedeyiz. Çok şükür baya baya toplandı ama bacak yaramız çok kötü hal aldı. 3-4 kere temizlendi, enfeksiyon yaptığı için şu anda da plastik cerrah ameliyat diyorlar. Bacak damarları kötü olduğundan besleyemiyormuş. O yüzden doku alıp koyacaklar ama genel anestezi “anneniz kaldıramayabilir” dedi. Emar falan çekilecek, bir de göğsünde küçücük bir delik var, kapanmadı. Uzun süredir aynı şekilde. 3 4 işlem gördü orası da bacakla birlikte bayramdan sonra ameliyat diyorlar bizde bu riske girmek istemiyoruz zar zor çok zor toparlayabildik. Annemi fotoğrafta göndermek istiyorum.

ANJİO VE AMELİYAT RİSKLİ

Merhabalar lütfen bize yardım eder misiniz? Anneannemde damar tıkanıklığı var, böbrek hastası ve şeker hastalığı var ayrıca vücudunda kansızlık olduğu için İzmir’de ki doktorlar anjiyo veya ameliyat etmiyorlar. Elimiz kolumuz bağlandı ne yapabiliriz? Size sonuçları göndersek bize bir yol gösterir misiniz lütfen? Yardım edin hepimiz perişan olduk.

KALP AMELİYATI SONRASI OLUŞAN VARİSLER

Hocam merhaba,
Annem şu anda 59 yaşında ve triküspit yetmezliği mevcut. 2004 yılında aort ve mitral kapak ameliyatı oldu.
Desal, lasix gibi idrar söktürücüler ve coumadin kullanıyor. Ameliyatından birkaç yıl sonra kılcal damar çatlamaları olmayı başladı ve gittiğiniz tüm kardiyolog ve kvc dr ları bunun normal olduğunu söylediler, git gide ilerledi, dopler vb tetkikler yapıldı. Yıllar içinde fakat "yapılabilecek bir şey olmadığını, idare etmesi" söylendi yine. Fakat artık son bir kaç yıldır ileri seviyeye ulaştı, bacakları sürekli kapkara bir görünümde ve tüm bacakta büyük damarlar var. Üstelik geçtiğimiz hafta kendiliğinden bacağındaki bir damar patladı. Antalya'da yaşıyoruz ve bize yardımcı olabilirseniz inanın minnettar oluruz.
Yönlendirmeniz doğrultusunda İstanbul'a gelebiliriz veya öncesinde görmek isteyeceğiniz tetkikler olursa tarafınıza iletebilirim.
Saygılarımla.

 

 

tur.jpg



Yukarıdaki gazete haberinin tamamını okumak için aşağıdaki renklendirilmiş yazıyı okuyun veya TIKLAYIN.

"Diyabetin damarları bozan bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ahmet Akgül hangi durumlarda by-pass, hangi durumlarda stent ve balon tedavisinin seçilmesi gerektiğini anlattı…
Diyabet hastalığının kalbi besleyen damarları bozduğunu söyleyen Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dekanı ve Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akgül, acil durumlar dışında diyabetli hastalarda stent yerine by-passın tercih edilmesi gerektiğini bildirdi.
Diyabetli hastalarda kalp ve damar hastalıklarının 2-3 kat daha yüksek olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Akgül, kan şekeri kontrol altında olmayan diyabetlilerde damar tıkanıklıklarının da yüksek olduğunu belirterek, “En fazla şeker hastalarına stent konuyor. Ancak belirli bir hasta grubu dışında özellikle diyabetli hastalarda stent koyup göndermek yerine by-pass yapılmalıdır. Damara balon yapmak, stent koymak gibi işlemler kısa bir süreli açıklık sağlıyor. Diyabet damar içinin iltihaplanmasına sebep olan bir hastalık olduğu için diyabetlilerde stent çok hızlı tıkanıyor. Uzun vadede bütün damar içinde bir iltihaplanma süreci başlıyor. Damarda yeni bir tıkanıklık olduğunda ya da stentin önünde veya arkasında bir tıkanıklık oluştuğunda hastaya by-pass yapmak zorunda kalıyoruz. Ancak iltihap ve önceki stentler sebebiyle elimizde by-pass yapabileceğimiz sağlam bir damar kalmamış oluyor. Çoğu zaman iç yüzeyi şişmiş damara gömülen stentleri çıkarmakta zorlanıyoruz” dedi.

BY-PASS İKİNCİ DEĞİL İLK TERCİH OLMALI

Stent konulabilecek diyabetli hasta grubunun sınırlı olduğunu anlatan Prof. Dr. Akgül, “Tek damarı tıkalı olan diyabetlilerle, açık ameliyat edilemeyen veya kalp krizi geçiren diyabetliye acil olarak stent takılabilir. Hasta rahatladıktan sonra by-pass’a alınır. Kendi tecrübemde, hasta şeker hastasıysa, kritik damar lezyonları varsa, açık ameliyat öneriyorum. Çünkü ameliyat sonucunda damarların açık kalma oranları ve hastanın hayat kalitesi daha yüksek oluyor. Bu arada stent konulan hastalara verilen bazı tip kan sulandırıcıların beyin kanaması, göz kanaması ve mide kanamasına yol açma riski yüksek olduğundan hastanın hayat kalitesi düşüyor ve endişe düzeyi yükseliyor” dedi.
Diyabetli hastalarda yara iyileşme süresinin uzun olması sebebiyle ameliyattan çekinildiğini de söyleyen Prof. Dr. Akgül, “Yeni ameliyat teknikleri ve malzemelerle bu risk de ortadan kalkıyor” dedi."

 

ROBOT İLE KORONER BY PASS AMELİYATI 

 

img_1121_1.png

 


Yukarıdaki gazete haberinin tamamını okumak için aşağıdaki renkli yazıyı okuyun veya orijinal haberi görmek için TIKLAYINIZ.

Robotik sistemler, kalp kapakçığının değiştirilmesi ve tamiri, kalpteki deliklerin tamiri, tek damara by-pass ve kalp tümörlerinin çıkarılmasında başarılı.

Teknolojinin cerrahiye en fazla yansıdığı alan olan robotik cerrahiyle, artık kalp ameliyatları da başarıyla yapılıyor. Yıllar önce beyinden biyopsi almak için en basit haliyle ameliyathanede ilk kez kullanılan robot, bugün "uzay teknolojisinin ameliyathaneye girmiş hali" olarak tarif edilen gelişmiş durumuyla kalpte, kalp kapakçığının değiştirilmesi ve tamiri, deliklerin tamiri, by-pass, kalp tümörlerinin çıkarılmasında uygulanıyor.

KABURGALAR KESİLMİYOR

Kamu hastanelerinde ilk robotik kalp ameliyatını gerçekleştiren Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Ahmet Akgül, kalp ameliyatlarının robot kullanılarak yapılmasının, ameliyatın başarısı ve hastanın iyileşme süreci açısından önem taşıdığını vurguluyor. Robotik kalp ameliyatında, açık kalp ameliyatına kıyasla hastaya en az zararın verildiğini belirten Prof. Akgül, "Bu da hem ameliyat sonrası ortaya çıkabilecek problemleri önlüyor hem de hastanın çok daha kısa sürede günlük hayatına dönmesine yardımcı oluyor" dedi.

Prof. Dr. Akgül, "Robot kullanarak gerçekleştirdiğimiz kalp ameliyatında göğsün altından, kaburgaların arasından 2 delik açıyoruz ve kameranın girebilmesi içinde 4-5 santimlik kesi yapıyoruz. Kaburgaları kesmiyoruz. Açık kalp ameliyatında göğüs kafesi yukarıdan aşağı kesiliyor, ayrılarak iki tarafa doğru açılıyor. Açılırken o bölgedeki kemiklerin elastikiyeti yetmezse bazen bir iki kaburga kırılabiliyor. Kaburgaların kaynaması ve yaptığımız büyük kesinin kapanması zaman alıyor. Robot ameliyatında bunların hiçbirini yapmadığımız için hasta çok daha çabuk işine gücüne dönebiliyor" dedi.

Robotik cerrahi, kalp ameliyatlarının yanı sıra prostat ameliyatları, bazı obezite ameliyatları, kadın hastalıkları, kulak burun boğaz ameliyatlarının bazılarında açık cerrahiye üstünlük sağlıyor. Açık cerrahinin riskli olduğu hastalarda robot cerrahisinin tercih edildiğini belirten Prof. Dr. Akgül, "Akciğerde solunum problemi olan kişilerde, şeker hastalarında ve şişmanlarda robot hastaya verilen riski azaltıyor" diye konuştu. Robotik ameliyatların her yaşta yapılabileceğini, by-pass için damar sayısının önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Akgül, "Tek damar tıkanıklıklarını yapabiliyoruz. Ancak kalbin arka tarafına stent konulacaksa 3-4 damar da yapılabiliyor. Şu anda aort kapağına çok fazla müdahale edemiyoruz ama diğer kapaklara müdahale edilebiliyor" şeklinde konuştu.

KALBİ SU TOPLAYAN AVUKAT BU YÖNTEMLE KURTULDU

7 ayda 57 kilo veren 40 yaşındaki avukat Ferhan Saner'in kalp kapakçıkları, hızlı kilo verme yüzünden bozuldu. Acil olarak ameliyata alınan Saner'in kapakçıkları değiştirildi. Ancak kullanmak zorunda olduğu kan sulandırıcı yüzünden 3 ay sonra kalbi su topladı. Saner'in kalp zarına pencere açılarak suyun boşaltıldığı ameliyat, dünyada ilk defa robot kullanılarak Prof. Dr. Ahmet Akgül tarafından gerçekleştirildi.

 

 

HEM KALP HEM DE OBEZİTE AMELİYATI

Ünlü işadamımız Mustafa KOÇ'un spor yaparken geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmesi ve daha önce hem koroner baypas hem de obezite ameliyatı olmuş olması üzerine kamuoyunda birçok soru gündeme geldi. Bu sorulardan öne çıkanları:

1-     Kalp krizi hissedilebilir mi, "geliyorum" der mi?

2-     Kalp krizi hissettiğimizde neler yapmalıyız?

3-     Kalp krizi hissettiğimizde neler yapmamalıyız?

4-     Kalp ameliyatı sonrası spor yapılmalı mı?

5-     Kalp ameliyatı sonrası kontroller ne kadar sıklıkla yapılmalı?

6-     Obezite ameliyatları kalbe zarar verir mi?

7-     Kalp ameliyatı geçirmiş bir kişi mide küçültme ameliyatı olabilir mi?

8-     Hızlı kilo vermek kalp krizini tetikler mi? 

 

CEVABIMIZ:

 

obez.png

 


Kalp krizi kendini birçok şekilde gösterebilir. En klasik ve yaygın olanı göğüs ön kısmında ani başlayan sıkıştırma tarzında yaygın, çeneye ve sol kola vuran ağrı şeklindedir. Ağrı, yanma veya baskı şeklindedir. Sol kola, bazen de sağ kola yayılabilir. Sırta da yayılabilir. Kalbe bağlı ağrı eforla yani hareketle kötüleşir. Ağrıya çoğu zaman mide bulantısı, kusma ve soğuk soğuk terleme eşlik eder. Bu tablo özellikle efor sırasında ve/veya stresli ortamda ortaya çıkar. Bazı hastalarda ise ani ölüm veya ani bayılma gözlenebilir. Hastaların büyük çoğunluğunda bu şikayetlerin yanında ölüm korkusu ve yoğun kaygı hisseder.

Bazı kişilerde çok müphem göğüs ağrısı olabilirken özellikle kadınlar, yaşlılar, şeker hastaları ve obezite hastalarında bu tip şikayetler bulunmayabilir hatta bu kişiler hiç şikayeti olmadan da kalp krizi geçirebilir.

Kalp krizi çoğu zaman "geliyorum" der. Kişide bir hava açlığı olur, sıkıntı artar. O anda yaptığı işten kendini alır, yüzünde kaygı dolu, endişeli bir hal oluşur. Rengi solmaya başlar. Gömleğinin yakasını gevşetir, ceketin düğmelerini açar, en yakın pencereye veya hava alacağı bir alana meyil eder. Daha önce kalp hastası ise ve yanında ilaçları varsa onları almak için ceplerine bakmaya başlar.

Kendimiz kalp krizi geçiriyorsak farklı, bulunduğumuz ortamda biri geçiriyorsa öncelikler farklıdır. Nihai sonuç hastanın en yakın zamanda teçhizatlı bir sağlık ekibine ulaştırılmasıdır. Bu bir ambulans da olabilir, veya bir sağlık kurumu da olabilir. Nedeni bu hastaların çok hızla monitörize edilmesi yani kalp ritmi ve atımının görüntülenmesi ve her duruma müdahale edilmesi gerekir. Bu sırada hasta veya yakınlarında dilatı hapları, nitrat spreyleri, aspirinler varsa kullanılmalıdır. En hızlı emilim yeri dilin altındaki bölgedir, o nedenle ilaçlar bu bölgeden uygulanır. Hap olanlar içilebilir ama içilen ilaçların emilim süresi ve kana karışma süresi uzun olduğundan öncelikle dil altı ilaçlar tercih edilmelidir.

Kriz sırasında tek başınıza evde iseniz:

Krizi hisseder hissetmez en kolay arayacağınız kişiyi arayın ve durumu bildirin. Bulunduğunuz yerin kapısını aralayın ve açık bırakın, boğazınızı veya göğsünüzü sıkacak tüm giysilerden kurtulun, pencereyi açın ve temiz hava alın, dil altınızı alın, 1-2 tane aspirin için, kesinlikle yemek yemeyin, ayakta durmayın, bulantı kusma da olabileceği için yarı yatar pozisyonda yan dönün, olduğunuz yere yan yatarak kusun tuvalete gitmeyin, burnunuzu kapatarak birkaç defa kuvvetle öksürün, efor yapmayın, sıcak veya soğuk duş almayın, derin derin nefes alıp öksürmeye devam edin.

Eğer yanınızda olan biri kalp krizi geçirip, bilincini kaybetti ise:

Hasta yere yatırılır, ayakları hafif yukarda duracak şekilde ayaklarının altına yastık veya benzeri cisim konur, çenesi yukarı kaldırılır, dili boğazını tıkamasın diye kontol edilir, nabzı kontrol edilir, göğüse tam ortasına yumruk vurulur, nabız yoksa kalp masajı ve suni solunum yaptırılır. Bu işleri yaparken ambulans çağırmak için etrafınızdaki birini kullanın, hastayı bir an olsun yalnız bırakmayın, en önemli hata bu işleri bırakıp ambulans için telefonla uğraşmaktır. En kritik saniyeler kalp durduktan hemen sonraki 120 saniyedir.

Bu nedenle her vatandaş ilk yardım temel eğitimlerini almalı, nabızların nasıl bulunabileceğini bilmeli, telefonlarında acil aranabilecek numaraları kaydedilip tek tuşla aranır hale getirmelidir.

Unutmayın, hastanın kalbinin durduğunda, daha önce öğrendiğiniz şeyleri uygulamanız, "hastaya zarar veririm" düşüncesiyle panik yapıp veya endişeye kapılıp uygulamamaktan çok daha yararlı olacaktır. Korkmayın, panik yapmayın, kararlı olun ve sağlık ekibi gelip hastayı devir alana kadar hastanın yanından ayrılmayın ve işlemleri uygulayın. Tek kişi iseniz 2 kere suni teneffüs ile hastaya derin nefes verin, 15 kere kalp masajı yapın, iki kişi iseniz iş bölümü yapın 1 nefes verin 5 kalp masajı yapın. O sırada sizi izleyenler arasında çok çeşitli yorumlar olacaktır, siz kafanızı karıştırmayın, bildiğinizi kararlılıkla uygulayın. Etrafınızda sağlık mensubu varsa iş bölümü yapın ve sağlık mensubunun önerilerine uyun ama ambulans gelene kadar işleme devam edin. Bazen ambulans gelmesi dakikalar hatta saatler sürebilir, yorulabilirsiniz ama işbölümü yapın, masaj ve teneffüsü saniyelik de olsa bırakmayın.

Kalp ameliyatı sonrası yapılan egzersiz ve spora gelince, bu hastaları 2 grupta inceleyebiliriz: Birinci grup genç yaşta kalp ameliyatı olanlar ve ikinci grup gerontolojik (65 yaş üstü) yaşta kalp ameliyatı olanlar. Çok ilginç gelecek ama genç yaşta kalp krizi geçiren ve baypas olanlarda ameliyat sonrası sporlar daha tehlikelidir. Özellikle adrenalin gerektiren ve aşırı kalori harcatan sporlarda kalp hasarı riski artar. Çünkü genç yaşta kalp krizi geçirenlerde kalpte ana damarlara yardımcı olan yandaş (kollateral) damarlar henüz oluşmamıştır. Yani kalp kası yalnızca ana yoldan gelen kan akımına bağlı çalışır. Uzun, yıpratıcı ve adrenalin dolu spor ve egzersizler kalpte aşırı oksijen tüketimine yol açar. Genç kişi baypaslı olmasına rağmen yandaş damarların eksik olmasından dolayı kalp damarlarında spazma ve tıkanmaya daha yatkın hale gelir. Yaşlılarda ise yandaş damar fazlalığı nedeniyle spora karşı daha korunaklıdır.

Koroner baypastan sonra spor ve egzersiz gereklidir fakat o kişinin yaş ve kalp ameliyatı öncesi damar durumu iyi bilinmeli ve bir kalp uzmanı gözetiminde egzersiz programı yapılmalıdır.

"Obezite ameliyatı kalbe zarar verir mi" sorusu çok gündemde olan bir soru. Benim de bu tip hastalarım oldu. Önce kalp ameliyatı olup sonra obezite ameliyatı olan. Hasta obezite ameliyatından sonra böbrek enzimleri kötüleşti ve hala onu tedavi ediyoruz. Böbrek enzimlerinin çokluğu da kalp kasını bozar.

Aslında obezite ameliyatları insan fizyolojisi ve biyoritmine uyan ameliyatlar değillerdir. Kişinin midesi artık eski fonksiyonunu görmez. Bu nedenle hasta hızla kilo kaybeder. Çok yaygın ve popüler olmasına rağmen daha yeni yeni 5 yıllık sonuçları yayınlanmakta ve orada da hala uzun dönem sonuçları beklenmekte. Bir işlemin kabul görebilmesi için en az 10 yıllık süredeki sonuçları bilinmelidir. Şu anki bilgilerimizle özellikle tip 2 diyabet ve ölümcül obez hastalarda ilaç tedavisine göre başarılı olduğudur fakat doğal zayıflamaya göre başarılı değildir. Özellikle aşırı kiloya alışan kalplerde ani kilo vermek kalp kaslarını zayıflatıp, ritm bozuklukları ve kalp krizlerine yol açabilir. Bunu özellikle obezite ameliyatları için söylemiyorum, çok hızlı kilo veren her işlem için söylüyorum. İdeal olan ayda 4-6 kilo vermekken, obezite ameliyatı sonrası ilk aylarda bunun kaç katı verilmekte. Ani ve hızlı kilo verdiren işlemleri kalbinde sorun olan hiçbir hastama tavsiye etmiyorum.

 

 

anj.png

 


Yukarıdaki gazete haberinin tamamını aşağıda okuyabilirsiniz veya orijinal haberi görmek için TIKLAYABİLİRSİNİZ.

"DÖRT çocuk annesi Hatice Kara ilk kalp krizini 1999’da geçirdi. Yaşadığı yer olan Sivas’ta ve Malatya ile İstanbul’da hastane hastane dolaşmaya başladı.

Anjiyo, balon, stent uygulamaları peşi sıra geldi.

Bir türlü göğsünde hissettiği ağrılar bitmedi. Kısa yürüyüşler bile zor geliyordu. Sırt üstü yatamıyor, ancak oturarak uyuyabiliyordu. Geçtiğimiz martta geçirdiği kalp krizinden sonra yoğun bakım ünitesine alındı. Orada iki kalp krizi daha geçirdi. Hastane dolaşmaktan, anjiyolardan bıktı. “Bütün sosyal hayatım bitmişti. Evden dışarı çıkamıyordum. Her sabah ‘ölecek miyim, kalacak mıyım?’ diye düşünerek uyanıyordum. Sanki göğsümde bir kamyon oturuyordu. Evde yalnız kalamıyordum. Her anjiyo, balon, stent sonrası aynı sıkıntıları yaşıyordum. Artık anjiyo olmak istemiyordum” diye anlatıyor o günleri.

Aldığı ilaçlara rağmen balonla açılan kalp damarlarına yerleştirilen stentler her seferinde yeniden tıkanıyordu. Nihayet televizyondaki bir sağlık programında Bakırköy Sadi Konuk Araştırma ve Eğitim Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Doç. Dr. Ahmet Akgül’ü gördü. Divriği’den atlayıp İstanbul’a geldi. Doç. Dr. Akgül, Kara’yı muayene etti. Kalp damarlarındaki 10 stente rağmen ağrı ve yorgunluk şikayetleri devam ediyordu. Doç. Dr. Akgül, “Stentler konduktan sonra verilen kan sulandırıcılara karşı demek ki direnç geliştirmişti. Şeker hastalığının daetkisiyle yeniden tıkanıyordu. Ameliyata karar verdik” diyor.

LİTERATÜRDE ÖRNEĞİ YOK

Kara’nın iki bacağından alınan damarlarla, 4 kalp damarına by-pass yapıldı. Doç. Dr. Akgül, “Stentler damarlara öyle dizilmiş ki, ameliyat yapmak çok zor oldu. Kadın damarları daha ince. Buna şeker hastası olması da eklenince risk artıyordu. Stentlerden birini çıkardık çünkü damarı bağlayacak yer kalmamıştı. Diğerlerine dokunmadık, aralarında kalan boş yerlere yeni damar yollarını bağladık. Stentler böylece devre dışı kaldı. Hastamızın artık kutu kutu kan sulandırıcı ilaç içmesine gerek yok. Literatürü araştırdım, bu kadar çok anjiyo olan hastaya rastlamadım. Guinness Rekorlar Kitabı’na aday olur bence” diyor."

 

 

Kalp Hastalıkları ve Tedavileriyle ile ilgili detaylı bilgi almak için lütfen tıklayınız  

Robotik Kalp Ameliyatları ile ilgili detaylı bilgi almak için lütfen tıklayınız  

Robotik kalp ameliyatı olan hastaların yorumlarını okumak için tıklayınız

Kalp Hastalıkları nedeniyle tedavi veya ameliyat olan hastaların yorumlarını okumak için tıklayınız

Prof. Dr. Ahmet AKGÜL'ün özgeçmişine ulaşmak için lütfen tıklayınız

İletişim kurmak veya Randevu almak için lütfen tıklayınız  

Yasal Uyarı

Bu sitenin içeriği ziyaretçilerini bilgilendirmeye yönelik hazırlanmış olup sağlıkla ilgili konularda tıbbi teşhis, tedavi veya reçete bilgisi özelliği taşımaz. Site, sağlıkla ilgili tüm konularda en doğru bilginin hastayı muayene eden doktorundan öğrenilebileceğini savunur. Sitedeki bilgiler bu amaçla kullanılmamalıdır. Bu bilgilerin yanlış anlaşılması veya kullanılmasından doğabilecek mağduriyetlerden bu site sorumlu tutulamaz.Bu sitedeki bilgileri kopyalama, nakletme veya diğer kullanımlar kesinlikle yasaktır. Web sitesindeki bilgilerin kullanımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine ve site sahibinin iznine bağlıdır. Tüm kullanıcılar yukarıda belirtilen yasal uyarıyı tamamen ve çekincesiz olarak kabul etmiş sayılırlar.