https://www.ahmetakgul.com.tr/ Prof. Dr. Ahmet Akgül - KALP Hasta Yorumları: Aklı "akıllara zarar" doktor...

KORONER BYPASS SONRASI 1 AGAÇ DEĞİL TAM 67 AĞAÇ

 

CABG ameliyati 1

 

 

CABG ameliyati 2

 

AKCİĞER KANSERİ VE KORONER BAYPAS AMELİYATI AYNI ANDA

 

En iyi kalp ve kanser tedavisi

 

 

kanser1234.jpg

 


Yukarıdaki gazete haberinin tamamını okumak için aşağıdaki renkli yazıyı okuyunuz veya orjinal haber için TIKLAYINIZ.

"Remzi Ürgül (67), diyabet hastasıydı. Doktora gittiğinde, iki kötü haber birden aldı.
Yapılan ilk tetkiklerde, Ürgül’ün bir değil iki kez kalp krizi geçirdiği, ölümü bu iki seferde de fark etmeden atlattığı, ancak kalp
kaslarının harap halde olduğu anlaşıldı. Ameliyat için yapılan ileri tetkiklerde ise, akciğerleriyle ilgili ikinci kötü haber geldi. Hiç belirti vermese de akciğerinde tümör vardı.

AYNI ANDA İKİ AMELİYAT

Hem kalbinden, hem tümörün daha da yayılmaması için akciğerinden ameliyat gerekiyordu.

Ancak doktorlar, kalp ve damarlarındaki sorun nedeniyle ameliyatı riskli buluyordu. Sonunda ameliyata, Bakırköy Sadi Konuk Araştırma ve Eğitim Hastanesi’nde kalp ve damar cerrahı Prof. Dr. Ahmet Akgül cesaret etti. İstanbul Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığı da yapan Prof. Dr. Akgül, Ürgül’ü iki gün içinde ameliyata hazırladı ve aldı. Ameliyatta hem kalp damarlarına baypas yapıldı, aynı anda akciğerdeki tümör de çıkarıldı. Bir gün yoğun bakımda tutulan Ürgül, 5 gün daha hastanede izlendikten sonra taburcu edildi.

İKİ KALP KRİZİNİ FARK ETMEMİŞ

Prof. Dr. Ahmet Akgül: “Hasta geldiğinde morali çok bozuktu. Yıllardır diyabet hastasıydı. Diyabetin sinirlerde yaptığı harabiyet yüzünden kalp krizini hissetmeden, ayakta atlatmıştı. Kalbi çalışırken ameliyatı tercih ettik. Çünkü kalp kası çok zarar görmüştü. Zayıf kalp kaslarının tekrar çalışmama riski vardı. Bunu göze alamazdık. Göğsü açılmışken tümörleri ve yayılma riskine karşı lenf düğümlerini de çıkardık.”

 

ilknur.jpg

 

ilknur2.jpg

 


Hakkında o kadar çok şey söyelemek/yazmak mümkün ki nasıl toparlasam diye günlerdir düşünmekteyim. ama galiba sadece "O BİR MUCİZE" DEMEK İSTİYORUM! Eminim ki bundan sonra hep hayatımızda aile doktorumuz  olarak var olacak. Can doktor can'ımız doktor hayatımızı, babacığımızı bizlere geri veren doktor. İki gün içerisinde tüm ekibi ile birlikte babamın "by pass olamaz" denilen kalp ameliyatını  ve aynı zamanda sürpriz bir şekilde karşımıza çıkan akciğer tümörünün  temizlenebilmesi için tüm organizasyonu yapan aklı "akıllara zarar" doktor!
 
 

ilknur3.jpg

 


Çok sevgili Prof. Dr. Ahmet Akgül hocam, o çok kıymetli elleri öpülesi insan! Siz çok yaşayın o kadar mutlu ve sağlıklı yaşayın ki çok daha başka insanların da kırılmış olan umutlarına tekrar can olun, hayat olun, sağlık olun! Allah sizi çok korusun, tırnağınızın ucu zarar görmesin!
 
İlknur ULGUR 
 
 
 

 

ROBOT İLE KALP AMELİYATI 

 

img_1121_1.png

 


Yukarıdaki gazete haberinin tamamını okumak için aşağıdaki renkli yazıyı okuyun veya orijinal haberi görmek için TIKLAYINIZ.

Robotik sistemler, kalp kapakçığının değiştirilmesi ve tamiri, kalpteki deliklerin tamiri, tek damara by-pass ve kalp tümörlerinin çıkarılmasında başarılı.

Teknolojinin cerrahiye en fazla yansıdığı alan olan robotik cerrahiyle, artık kalp ameliyatları da başarıyla yapılıyor. Yıllar önce beyinden biyopsi almak için en basit haliyle ameliyathanede ilk kez kullanılan robot, bugün "uzay teknolojisinin ameliyathaneye girmiş hali" olarak tarif edilen gelişmiş durumuyla kalpte, kalp kapakçığının değiştirilmesi ve tamiri, deliklerin tamiri, by-pass, kalp tümörlerinin çıkarılmasında uygulanıyor.

KABURGALAR KESİLMİYOR

Kamu hastanelerinde ilk robotik kalp ameliyatını gerçekleştiren Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Ahmet Akgül, kalp ameliyatlarının robot kullanılarak yapılmasının, ameliyatın başarısı ve hastanın iyileşme süreci açısından önem taşıdığını vurguluyor. Robotik kalp ameliyatında, açık kalp ameliyatına kıyasla hastaya en az zararın verildiğini belirten Prof. Akgül, "Bu da hem ameliyat sonrası ortaya çıkabilecek problemleri önlüyor hem de hastanın çok daha kısa sürede günlük hayatına dönmesine yardımcı oluyor" dedi.

Prof. Dr. Akgül, "Robot kullanarak gerçekleştirdiğimiz kalp ameliyatında göğsün altından, kaburgaların arasından 2 delik açıyoruz ve kameranın girebilmesi içinde 4-5 santimlik kesi yapıyoruz. Kaburgaları kesmiyoruz. Açık kalp ameliyatında göğüs kafesi yukarıdan aşağı kesiliyor, ayrılarak iki tarafa doğru açılıyor. Açılırken o bölgedeki kemiklerin elastikiyeti yetmezse bazen bir iki kaburga kırılabiliyor. Kaburgaların kaynaması ve yaptığımız büyük kesinin kapanması zaman alıyor. Robot ameliyatında bunların hiçbirini yapmadığımız için hasta çok daha çabuk işine gücüne dönebiliyor" dedi.

Robotik cerrahi, kalp ameliyatlarının yanı sıra prostat ameliyatları, bazı obezite ameliyatları, kadın hastalıkları, kulak burun boğaz ameliyatlarının bazılarında açık cerrahiye üstünlük sağlıyor. Açık cerrahinin riskli olduğu hastalarda robot cerrahisinin tercih edildiğini belirten Prof. Dr. Akgül, "Akciğerde solunum problemi olan kişilerde, şeker hastalarında ve şişmanlarda robot hastaya verilen riski azaltıyor" diye konuştu. Robotik ameliyatların her yaşta yapılabileceğini, by-pass için damar sayısının önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Akgül, "Tek damar tıkanıklıklarını yapabiliyoruz. Ancak kalbin arka tarafına stent konulacaksa 3-4 damar da yapılabiliyor. Şu anda aort kapağına çok fazla müdahale edemiyoruz ama diğer kapaklara müdahale edilebiliyor" şeklinde konuştu.

KALBİ SU TOPLAYAN AVUKAT BU YÖNTEMLE KURTULDU

7 ayda 57 kilo veren 40 yaşındaki avukat Ferhan Saner'in kalp kapakçıkları, hızlı kilo verme yüzünden bozuldu. Acil olarak ameliyata alınan Saner'in kapakçıkları değiştirildi. Ancak kullanmak zorunda olduğu kan sulandırıcı yüzünden 3 ay sonra kalbi su topladı. Saner'in kalp zarına pencere açılarak suyun boşaltıldığı ameliyat, dünyada ilk defa robot kullanılarak Prof. Dr. Ahmet Akgül tarafından gerçekleştirildi.

 

BİR KALP BORCUM OLSUN

 

01.03.2013 günü sıradan bir kontrol için gittiğim hastanede dört damarımın %95 daraldığını, acil açık kalp ameliyatı gerektiğini öğrendim. İnanmadım.

Kış süresince her gün düzenli iki saat yürüyen, yılın 6 ayı boyunca günde 8 saat mutlaka denizde olan, kalan zamanı bisiklete binerek ve spor yaparak geçiren, deniz ürünleri ve taze sebze dışında hiçbir şey yemeyen 65 kiloluk ben bile kalp hastası olabilirmişim.

Ameliyata girdiğim andan taburcu olduğum ana kadar bana kendimi evimde gibi hissettiren, bu zorlu süreci en kolay şekilde atlatmamızı sağlayan Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisinde ekibini bir orkestra yönetir gibi yöneten  Prof. Dr. Ahmet Akgül başta olmak üzere, tüm doktor, hemşire ve hastane personeline çok teşekkür ederim. Hayatın yükünü ve stresini omuzlarına alarak, sitemsiz ve sıkılmadan yüzleri gülümseyen bu ekiple karşılaşmak bizim için büyük bir şanstı.

Ameliyatım süresince ise, gereken kanı çok kısa bir süre içerisinde temin ederek bana yetiştiren, hiç tanımadığım halde bir saniye bile tereddüt etmeden hastaneye koşan Koç Grubu'nun değerli yönetici ve çalışanlarına da teşekkürlerimi sunarım.

Yanısıra, dünyadaki en değerli varlığım kızımı yalnız bırakma korkusunu yaşadığım anda, bana onu asla yalnız bırakmayacak büyükleri ve dostları olduğunu gösteren herkese "Bir Kalp Borcum Olsun"...

Sevgi ve saygılarımla,

Şeref Şenokur

 

 

Prof Dr Ahmet Akgul Kalp Damar Cerrahi En iyi Klinik ve Merkez

 

 

En iyi ve en yasli kalp ameliyati

 

 

Robotla kalp zari ameliyati



EN İYİ KALP AMELİYATI

 

Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi - Kalp Damar Cerrahisi Bölümünde, Babam Sali ERDEM, 09.04.2014 tarihinde kalp ameliyatı oldu. 2 hafta hastanede tedavi gördü, hastalığı boyunca özveriyle tıbbi bilgi ve insani ilgilerini esirgemeyen. Prof. Dr. Ahmet AKGÜL başta olmak üzere, babamın ameliyatını gerçekleştiren Uzman Dr. Saygın TÜRKYILMAZ, Uzman Dr. Emrah EREREN, Asistan Dr. Sercan DUMAN ve tüm bölüm çalışanlarından gördügümüz güven, güleryüz, ilgi ve saygının karşılıgında teşekkürü borç bildim, bu kadar meslegini severek yapan, hastalarına duydukları saygı ve ilgi için kendilerine sonsuz teşekkürler, özel hastanede bile görülmeyen güven ve ilgiyi burada gördük.

Mustafa Kemal Atatürk boşuna dememiş, beni türk hekimlerine emanet edin diye, ülkemizde sizin gibi doktorların varlığını bilmek gurur ve güven verici, başımızdan eksik olmamanız dileğiyle, Teşekkürler.

Katibe Erdem 

 

 

 

anj.png

 


Yukarıdaki gazete haberinin tamamını aşağıda okuyabilirsiniz veya orijinal haberi görmek için TIKLAYABİLİRSİNİZ.

"DÖRT çocuk annesi Hatice Kara ilk kalp krizini 1999’da geçirdi. Yaşadığı yer olan Sivas’ta ve Malatya ile İstanbul’da hastane hastane dolaşmaya başladı.

Anjiyo, balon, stent uygulamaları peşi sıra geldi.

Bir türlü göğsünde hissettiği ağrılar bitmedi. Kısa yürüyüşler bile zor geliyordu. Sırt üstü yatamıyor, ancak oturarak uyuyabiliyordu. Geçtiğimiz martta geçirdiği kalp krizinden sonra yoğun bakım ünitesine alındı. Orada iki kalp krizi daha geçirdi. Hastane dolaşmaktan, anjiyolardan bıktı. “Bütün sosyal hayatım bitmişti. Evden dışarı çıkamıyordum. Her sabah ‘ölecek miyim, kalacak mıyım?’ diye düşünerek uyanıyordum. Sanki göğsümde bir kamyon oturuyordu. Evde yalnız kalamıyordum. Her anjiyo, balon, stent sonrası aynı sıkıntıları yaşıyordum. Artık anjiyo olmak istemiyordum” diye anlatıyor o günleri.

Aldığı ilaçlara rağmen balonla açılan kalp damarlarına yerleştirilen stentler her seferinde yeniden tıkanıyordu. Nihayet televizyondaki bir sağlık programında Bakırköy Sadi Konuk Araştırma ve Eğitim Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Doç. Dr. Ahmet Akgül’ü gördü. Divriği’den atlayıp İstanbul’a geldi. Doç. Dr. Akgül, Kara’yı muayene etti. Kalp damarlarındaki 10 stente rağmen ağrı ve yorgunluk şikayetleri devam ediyordu. Doç. Dr. Akgül, “Stentler konduktan sonra verilen kan sulandırıcılara karşı demek ki direnç geliştirmişti. Şeker hastalığının daetkisiyle yeniden tıkanıyordu. Ameliyata karar verdik” diyor.

LİTERATÜRDE ÖRNEĞİ YOK

Kara’nın iki bacağından alınan damarlarla, 4 kalp damarına by-pass yapıldı. Doç. Dr. Akgül, “Stentler damarlara öyle dizilmiş ki, ameliyat yapmak çok zor oldu. Kadın damarları daha ince. Buna şeker hastası olması da eklenince risk artıyordu. Stentlerden birini çıkardık çünkü damarı bağlayacak yer kalmamıştı. Diğerlerine dokunmadık, aralarında kalan boş yerlere yeni damar yollarını bağladık. Stentler böylece devre dışı kaldı. Hastamızın artık kutu kutu kan sulandırıcı ilaç içmesine gerek yok. Literatürü araştırdım, bu kadar çok anjiyo olan hastaya rastlamadım. Guinness Rekorlar Kitabı’na aday olur bence” diyor."

 

 

Kalp sah damari ve beyin ameliyati



Kalp Hastalıkları ve Tedavileri için ayrıntılı bilgiye ulaşmak için lütfen tıklayınız  

Kalp hastalığı ve "tedavisi yok, bu hastalıkla yaşamaya alış"  denilen hastaların tedavi sonrası yorumlarını okumak için lütfen tıklayınız  

Prof. Dr. Ahmet AKGÜL'ün özgeçmişine ulaşmak için lütfen tıklayınız

İletişim ve Randevu için lütfen tıklayınız   

Yasal Uyarı

Bu sitenin içeriği ziyaretçilerini bilgilendirmeye yönelik hazırlanmış olup sağlıkla ilgili konularda tıbbi teşhis, tedavi veya reçete bilgisi özelliği taşımaz. Site, sağlıkla ilgili tüm konularda en doğru bilginin hastayı muayene eden doktorundan öğrenilebileceğini savunur. Sitedeki bilgiler bu amaçla kullanılmamalıdır. Bu bilgilerin yanlış anlaşılması veya kullanılmasından doğabilecek mağduriyetlerden bu site sorumlu tutulamaz.Bu sitedeki bilgileri kopyalama, nakletme veya diğer kullanımlar kesinlikle yasaktır. Web sitesindeki bilgilerin kullanımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine ve site sahibinin iznine bağlıdır. Tüm kullanıcılar yukarıda belirtilen yasal uyarıyı tamamen ve çekincesiz olarak kabul etmiş sayılırlar.