https://www.ahmetakgul.com.tr/ Prof. Dr. Ahmet Akgül - Ayak Tırnağı düzelmezse Bacak Damarı tedavi olamaz.

 TIRNAK TEDAVİSİ OLMAZ İSE VARİS VE LENFÖDEM TEDAVİSİ YETERSİZ KALIR

 

 

 

trnak.png

 

Yukarıdaki haberin ayrıntıları için resmin üzerine tıklayabilirsiniz veya aşağıdaki mavi renkli yazıyı okuyabilirsiniz:

 

KALP VE DAMAR CERRAHI PROF. DR. AHMET AKGÜL

Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Ahmet Akgül, son zamanlarda artan damar iltihabı ve selülitin nedenleri ve hastaların nasıl tedavi edilmesi gerektiğini, alınacak önlemleri anlattı.

Ünlü Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Ahmet Akgül, “Damar iltihabı, özellikle bacaklarda toplar damarların (bu damarların genişleyip gözle görünür hale gelmeleri ile ‘varis’ oluşur) iltihaplanmasıdır. Yalnızca toplar damarda değil dokular arası sıvıları temizleyen lenf damarlarının iltihaplanması da damar iltihabıdır. Toplar damar iltihabına tromboflebit, lenf damarlarının iltihaplanmasına da lenfanjit denir. Selulit ise sıklıkla bacaklarda olduğu için söylüyorum, cilt altı dokusunun infiltrasyonudur. Her iki durum birlikte bulunacağı gibi ayrı ayrı da olabilir.’’ diye belirtti.

Prof.Dr.Ahmet Akgül, “Özellikle halkımızın dikkat etmesi gereken çok basit önlemleri olan ama dikkat edilmezse çok ciddi sonuçlara yol açan bir durum. Eğer hastamızın bacak veya ayağında bir açık yara yoksa en önemli etken “ayak tırnağı”dır ve tırnak bakımıdır. Bilindiği üzere yer çekimi etkisiyle ayakta toplar damar kanlanması fazladır ayrıca gün boyu ayakkabı ve çorap içinde bulunan ayak ve tırnaklar mikropların çok sevdiği bir ortamdır. Nedeni hem kanın birikimi, özellikle varis hastalarında, ve sıcak kapalı ortam tırnaklarda zaten var olan mikropların artmasına yol açmaktadır. Tırnak bakımı çok da önemsenmediğinden hastalarımın bir çoğunda tırnaklarda mantarlar gelişmekte. Zaten sıklıkla birbirlerin ayakkabı veya terliklerini giyen kişilerden bu mantarlar kolaylıkla yayılmaktadır. Tırnak mantarları kolaylıkla tırnak yatağından bacak kan dolaşımına geçip damar iltihabına yol açar. Tırnak yatağında kanlanma çok olduğu için mikrobun kana geçişi çok kolaydır. Tırnakta mantar oluştuğu zaman hasta zaten tırnak şekil değişikliği, kaşıntı gibi nedenlerle doktora özellikle cilt doktorlarına başvurmaktadır. Haftalarca süren bir tedavi kendilerini beklemektedir. “ diye konuştu.
Prof.Dr.Ahmet Akgül, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ayak tırnağı bakımı ile ilgili esas mesajım tırnağında mantar olup doktora zaten başvuran hastalar değildir, esas olarak hiçbir şikayeti olmayıp tırnağını yanlış kesen kişiler içindir. Binlerce tedavi ettiğim, toplumun herkesiminden hastalarımın tırnaklarını incelediğimde, sosyokültürel ve ekonomik durumu ne olursa olsun ayak tırnağımızın nasıl kesilmesi gerektiğini bilmediğimizi gördüm. İki tür tırnak makası mevcuttur, el tırnaklarını kesen tırnak makasının ucu konkavdır yani tırnak köşelerini de alabilen özellikte iken, ayak tırnak makasının ucu düzdür yani ayak tırnağının köşesinin tam alınmaması gerekir. Tırnaklar derinden kesilmemeli ve ayak tırnaklarının köşeleri alınmamalıdır. Kozmetik nedenlerle daha güzel görünmesi için ayak tırnağının köşeleri fazla alınırsa tırnak batması olsun veya olmasın zaten var olan mikroplar kolaylıkla kan dolaşımına girmekte hele de hastada varis varsa damar iltihabı ve/veya selulit kaçınılmaz olacaktır. Bu anlattığım durum gayet sağlıklı, ayakta mantarı olmayan normal ayak tırnakları olan kişiler için de geçerlidir. Şimdiye kadar ayak tırnaklarının nasıl kesilmesi gerektiği tam olarak anlatılmadığı veya anlaşılmadığını sağlığına çok dikkat eden kişilerde de gördüm. Basit gibi görünen bu bilgi ve uygulama ne yazık ki çok az kişi tarafından bilinmekte ve uygulanmaktadır.

Damar iltihabı eğer bacaktaysa, o bölgede damar seyrine uygun kızarıklık, sıcaklık artışı ve ağrı olacaktır. Selülit gelişmişse deride değişiklikler, kızarıklık, o bölgede sertlik, sıcaklık ve ağrı görülecektir. Eğer hastalarımız bu durumda tedavi edilmezse damar iltihabı sonucu damarda fonksiyon ve yapı bozukluğu, varisler, mikropların kana karışmasıyla septik şoka hatta ölüme gidebilen durumlar ortaya çıkabilmektedir. Eğer mikrop kemiğe ulaşırsa osteomyelit denen kemik iltihabı oluşur ki bu da hastanın bacağını kaybetmesine kadar giden ciddi sonuçlara ulaşır. Tabi hastalarımızı bu kadar ciddi tablolara gitmeden yakalayıp tedavi ediyoruz ama doktora gelmeyip, ‘‘komşu tibbi’’ tabirini kullandığım yani kulaktan dolma bilgilerle kendini tedavi ederse ve/veya hastamızda herhangi bir hastalık veya ilaç kullanımına bağlı bağışıklık sisteminde bozukluk varsa sonuç bu kadar ciddi tablolara yol açabilmektedir.İşte çok basit görünen ve hakkında uyarı yapılmasına bile gerek görülmeyen ayak tırnağının yanlış kesilmesi zamanla çok ciddi sonuçlara yol açabilmektedir.”

 
Tırnakların damarla ne ilgisi var?

Demeyin ama siz de haklısınız. Şimdiye kadar bacak varisi için, lenfödem için, lenf damarı iltihabı yani lenfanjit için, ayak bileğinde ödem için, bacak damarı tıkanıklıkları için, bacak selüliti için, derin ven trombozu yani DVT için, toplar damar iltihabı yani tromboflebit için, bacakta açık veya kapalı yara için, bacakta kaşıntı için, ağrı için, kramplar için gittiğiniz sağlık merkezlerinde bacağa şöyle bir baktılar ama hiç tırnağı muayene etmediler. Tırnak ve ayak sağlığının bu hastalıkların oluşumundaki etkisini anlatmadılar.

 

Nereden mi biliyorum?

 

en_iyi_selulit_tedavisi.jpg

 


ayak_mantari_1.jpg


 

 

 

Bize bacakta bu sorunlarla gelen 30 bini aşkın hastalarımdan öğrendim. Onları muayene ederken, ayaklarına ve tırnaklarına bakarken şaşırdıklarında öğrendim. Aslında niye şaşırdıkları beni de şaşırttı, çünkü ayak ve tırnak sağlığı yukarıda sayılan hastalıkların neredeyse en önemli sebebidir. Yalnızca bunlar mı?

Hayır. Tırnaklar da tıpkı saç ve deri gibi birçok içten gelen hastalıkların habercisidir.

 

Neler mi?

 

yanl_kesilen_trnaklar_ve_en_iyi_tedaviler.jpg

 


Tırnaklar, parmak uçlarını koruyan, cisimleri tutmayı kolaylaştıran sert boynuzsu deri ekleridir. Sağlıklı bir tırnak parlak, pürüzsüz yüzeyli, esnek ve dış etkenlere dirençlidir. Tırnakların yapımı, deriye bağlandıkları dip kısmının arkasında matriksten gerçekleşir. Tırnağın temel yapısını %90 oranında saç tipi keratin oluşturur, bunun yanında protein ve mineraller (magnezyum, kalsiyum, sodyum, demir, çinko ve bakır) bulunur. Matriks proteini yapısındaki disülfid sistin bağları, keratin fibrillerini yapıştırarak tırnak sertliğine katkıda bulunur. Beslenme bozuklukları, bazı vitaminlerin eksikliği, tırnaklarda bozukluğa neden olabilir veya tırnak uzamasını yavaşlatabilir, bununla birlikte tırnak bozukluğu ve tırnak enfeksiyonları da birçok hastalığa özellikle bacak damar hastalıklarına davetiye çıkarır.

 

HANGİ HASTALIKLARDA TIRNAĞIMIZ BOZULUR?

Bir beslenme bozukluğu hastalığı olan Kwashiorkor yani protein yetersizliği olan hastalığında tırnaklar ince ve yumuşaktır, marasmuslu hastalar yani diyetle yeterli enerji alamayan hastalarda tırnaklarda yarıklar şeklinde  oluşumlar vardır ve tırnağın büyümesi bozulmuştur. Muehrcke bandı adı verilen,  tırnak yatağında tırnağın deriye girdiği yere  paralel beyaz bantlar şeklindeki tırnak değişikleri vardır. Özellikle hastada albümin yani protein eksikliği varsa görülür.

Terry tırnağı ise; tırnak yatağının deriye giren kısmının soluk-beyaz, ayrıca tırnağın serbest ucunda 0,5-3 mm'lik kısmının kahverengimsi pembe renge sahip olmasıyla karakterizedir. Sıklıkla kronik karaciğer hastalıklarının klasik belirtisi olarak görülse de yaşlılarda beslenme bozukluğu olan hastalarda da bildirilmiştir. Beau çizgileri; tırnak matriksinde ani, ciddi hasar sonucu gelişen tırnak plağında görülen oluklanmalardır. Tırnak matriksinde geçici duraklamaya neden olan  travmalar, ani oluşan ateşli hastalıklar ve ilaçlar, Beau çizgilerine neden olabilir. Protein eksikliği ve beslenme bozukluğu neden olan kronik al- kolizmde yani alkoliklerde de görülebilir.

 

TIRNAK BATMASI 

Tırnak batması, tırnak veya çevrisindeki dokudaki sorun nedeniyle tırnağın yumuşak dokuyu farklı düzeylerde hasarlaması ve bunun sonucunda ortaya çıkan irritasyon, inflamasyon ve hatta enfeksiyonla karakterli tablodur. En sık görülen tırnak batma tipi ayak tırnaklarının uç ve yan bölümünde görülen batmadır. Bu tip batmada genellikle sorun tırnak yatağı ile orantısız olarak geniş ve kenarları içe doğru kıvrılan tırnak yapısıdır. Bu tip tırnaklarda özellikle tırnak köşelerinin kenarlara doğru derin kesilmesi yeniden uzama esnasında, o köşede tırnak cisminin yokluğunda daralan tırnak yatağı ve büyüyen yumuşak doku nedeniyle tırnak cisminin yumuşak doku içerisine doğru gömülerek uzaması ile sonuçlanır. Bu durum yumuşak dokuda bir yabancı cisim gibi algılanır ve yangı yani inflamasyon oluşur. reaksiyonu ar- dından inflamasyonu tetikler. 

Tırnakların yanlış kesilmesinin dışında genetik yani ailevi yatkınlık, dar ayakkabıların giyilmesi, tekrarlayan travmalar, aşırı ayak termesi, ayak hijyeninde bozukluk, damarsal sorunlarörneğin şekere bağlı damar tıkanıklıkları, varisler, lenfödem gibi sorunlar tırnak batmasına yol açarlar.  Ayrıca tırnaklarda genetik faktörlere bağlı olarak şekil ve yerleşim  bozukluklarının olması özellikle bebek ve çocuklarda tırnak batmalarına neden olur. İleri yaşlarda ise özellikle tırnağın kalınlaşması ve kerpeten tırnak gibi şekil bozukluklarının gelişmesi en sık batma sebepleridir.

 

 

trnak_bozukluu_ve_reyno_hastal.jpg

 


TIRNAK BATMASININ EVRELERİ

Tırnak batması üç evrede sınıflanabilir; 

1. Evre: batan tırnak köşesinde kızarıklık, hafif ödem, şişlik ve ağrı mevcuttur, 

2. Evre: Kızarıklık, ödem artmış ve ayrıca akıntı eklenmiştir, 

3. Evre: Şiddetli kızarıklık, ödem ve akıntıya ek olarak granülasyon dokusu oluşumu gözlenir.   

 

TIRNAK BATMASININ TEDAVİSİ

Tedavi seçiminde en önemli belirleyici tırnak batmasının evresi olup bunun yanı sıra tırnak batmasına neden olan sorun, hastanın durumu, eşlik eden hastalıklar (diyabet, venöz yetmezlik, atardamar hastalıkları, bağ dokusu hastalıkları vs), kullanılan ilaçlar ve hastanın tercihi de göz önüne alınmalıdır. 

Erken Evrede; Tırnak batmasına neden olan durumların  ortadan kaldırılabildiği durumlarda kalıcı iyileşme sağlanabilirken çoğu olguda tekradan tırnak batması görülebilir. Tırnak batması olan ayağın ılık antiseptikli suda 10-15 dakika bekletilip ardından batma olan köşeye antibiyotikli pomad uygulaması birçok hastada  şikayetlerde rahatlama sağlar ancak mekanik olarak batmanın hafifletilmesi için ek bir takım yöntemlere ihtiyaç vardır.

Tırnak köşesinden akıntı ve enfeksiyon bulgusu olan hastalarda  batma tedavisiyle birlikte uygun enfeksiyon tedavisi de verilmelidir.  Gerekli durumlarda kültür yapılarak tedavi başlanmalıdır. Ağızdan antibiyotik tedavisinin yanı sıra istirahat, betadinli ayak banyoları ve ayağa antibiyotik uygulamaları da verilebilir.

Tırnak batmasında ameliyat da yapılabilir, böylece tırnak yatağı düzeltilir. Ameliyat videosunu izlemek için lütfen tıklayınız.

 

GELELİM, MİNERAL VE VİTAMİN EKSİKLİĞİNDE OLUŞAN TIRNAK SORUNLARINA

Tırnak yatağındaki solukluk, demir eksikliği anemisinin veya vücut demir depo azlığının belirtisi olabilir. Demir eksikliğinde kırılgan tırnaklar da görülebilir. Kalsiyum eksikliğinde tırnakta keratin yapısı bozulur ve hatta tırnak etrafında kılcal atardamarları kasarak parmak ucu bozukluğuna yol açar. Çinko eksikliğinde kırılgan tırnaklar, ve Beau çizgileri görülebilir. Lunula, tırnağın deriyle kaynaştığı kısmında yarımay şeklinde gözlenen beyaz bölgeye verilen addır, bakır ile ilgili karaciğer hastalığı olan Wilson hastalığında lunula da mavi renk değişikliği, gümüş tuzlarının kronik olarak fazlalığıyla karakterize argyriada hastalığında ise siyahımsı gri renk değişikliği görülebilir. Magnezyum eksikliğinde, yumuşak kırılgan tırnaklar; uzun süre total parenteral nutrisyon tedavisi yani serumla  alan selenyum eksikliği gelişen hastalarda tırnaklarda beyazlama görülebilir.

Vitamin A, B6, C ve D eksikliklerinde tırnaklarda yumuşama görülebilir. Vitamin D eksikliğinde tırnakta dikey çizgilenmeler görülür. E vitamini eksikliğinde tırnaklarda bildirilen bir değişiklik yoktur. Ama sarı tırnak sendromunda vitamin E verilmesi yararlıdır. Pridoksin yani vitamin B 6 eksikliği, tırnaklarda yumuşamaya neden olabilir. Vitamin C eksikliğinde tırnaklarda yumuşama görülür. Vitamin B 12 eksikliğinde tırnaklarda renk değişimi, ve koyulaşma görülebilir.

 

ZEHİRLENMELERDE TIRNAK NASIL OLUR?

Mees çizgileri arsenik zehirlenmesinde, tırnak plağında arsenik depolanmasını ifade etmek için kullanılan yatay beyaz çizgilerdir.  Fosfor, arsenik, civa ve berilyum zehirlenmelerinde ve iyot eksikliğine bağlı kretinizmde çomak parmak görülebilir.

 

İÇ ORGANLARIN HASTALIĞINDA TIRNAKTA GÖRÜLEN DEĞİŞİKLİKLER NELERDİR?

Splinter hemoraji denen tırnak yatağı içindeki çizgi şeklindeki kanamalar, tırnak yatağında bulunan kapiller yani kılcal damarların çatlamasıyla oluşur. Bu durum sıklıkla tırnağa ve/veya parmağa gelen travma ve kazalardan veya kalbin iç zarını döşeyen hücrelerin iltihaplanması olan endokarditte veya aşırı demir birikmesi olan hemokromatoziste veya Vitamin C dengesizliğinde görülebilir.

 

"KIRILGAN TIRNAK" NE DEMEKTİR?

Su ile uzun temas, deterjanlar, çözücüler bazı metabolik ve endokrin hastalıklar ve kötü beslenme, kırılgan tırnaklara neden olabilir. Tırnaklar yumuşak, zayıf ve kurudur. Tırnak uzunlamasına kalınlaşır. Tırnak yapısının kırılganlığı artmıştır. Tırnakların uzaması son derece yavaş hatta durmuştur. Anoreksiya nervosalı hastalarda sık görülür. Bazı mesleklerde görülebilir. Aşırı kullanılan tırnak kozmetikleri de bu kırılgan duruma neden olabilir. Tedavisinde sağlıklı ve dengeli beslenme gereklidir. Hastanın eksikliği varsa Demir, Tiamin, Biotin alması önerilir.

 

HEMEN HEMEN BİRÇOK VARİS HASTASINDA GÖRÜLEN SORUN: TIRNAK MANTARI

Tırnakların mantar enfeksiyonuna onikomikoz denir. Travma, uygun olmayan ayakkabı kullanımı, nemli ortam, diyabet, Down Sendromu, sedef yani psöriazis gibi hastalıklarda olur.

 

 

Ayak tırnağı mantarı yalnızca hastada değil genellikle diğer aile bireylerinde de vardır. Ergenlik öncesinde sıkgörülmez; bunun nedeni çocuklardaki tırnak yüzeyinin küçük olması, hızlı tırnak büyümesi, travma riskinin düşük olmasıdır.

Muayene ettiğimizde, tırnakta şekil bozukluğu, renk değişikliği, uzunlamasına çizgiler, kalınlaşma ve tırnakta kolay kırılmalar gözlenir. Ayak tırnağı mantarı tanısı tırnağın görünümü ve tırnak kazıntısının KOH ile mikroskopik değerlendirmesiyle konur. Kültür ve patolojik analizin yanı sıra kısa sürede doğru sonuçlar veren polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) temelli moleküler yöntemler de mümkündür ancak maliyeti nedeniyle fazla tercih edilmez.

Ayak tırnak mantarının tedavisi uzun sureli ve sabır isteyen bir durumdur. Tırnağın üzerine oje benzeri maddeler sürmekle geçmez. Tedavi ağızdan alınan ilaçlarla olur. Tedaviye ragmen geçmeyen veya ileri şekil bozukluğu varsa cerrahi tedaviden de yararlanılır.

 

 

tirnak.jpg

 


PEKİ, TIRNAĞIMIZ YUKARIDAKİ SEBEPLERDEN DOLAYI DOĞAL VE SAĞLIKLI YAPISINI KAYBETTİ, HASTA TIRNAĞIN DAMAR SAĞLIĞINA

OLAN ETKİSİ NEDİR?

 

Damar iltihabı ve damar içinde oluşacak pıhtılardır. Damar iltihabı, özellikle bacaklarda toplar damarların, ki bu damarların genişleyip gözle görünür hale gelmeleri ile varis oluşur, iltihaplanmasıdır. Bu duruma tromboflebit denir. Bu kavram bacağımızdaki yüzeyel toplar damar yada venler için kullanılır. Niye olur bu yüzeyel ven iltihabı?

Eğer ayakta açık yara veya çizik yoksa, ayak tırnak yatağından cilt altına giren mikroplarla olur. Çünkü bildiğimiz gibi her doku kanlanır ve o kanı tekrar kalbe döndüren toplardamarlar var, işte bu damarlar birleşerek bacakta 2 tane toplar damar oluşturur: Yüzeyel ve derin.

Yüzeyel damar iltihaplanır ise tromboflebit denirken, derin yani iç toplardamar iltihaplanmasına da Derin Ven Trombozu denir. İltihaplanma da damar içinde pıhtı oluşur. Bu nedenle tromboflebitli yüzeyel ven elle muayene edilirse bir kalem gibi sert ve hatları belirgindir. Ayrıca etrafındaki dokuda da iltihap olacağından bacakta selülit de gelişir.

Tabiiki bacakta ağrı, ateş hissi, dokununca hassasiyet de olur. Ama çok şükür ki yüzeyel tromboflebitten pıhtı kopup akciğere veya kalbe gitmez ama derin ven trombozunda bu risk her zaman vardır. Yani düşünün ki bir tırnak enfeksiyonu neredeyse akciğerde pıhtıya, o da ölüme neden olacak kadar tehlikeli bir durum olabilir. Yalnızca toplar damarda değil dokular ve hücreler arası sıvıları temizleyen lenf damarlarının iltihaplanması da damar iltihabıdır. Bu duruma lenfanjit denir ve tedavi edilmezse lenfödem yapabilir. Lenfödem bilindiği üzere tedavisi zor ve uzun süren, hastanın yaşama konforunu oldukça bozan bir hastalıktır. Peki tırnak yatağından giren bir mikrop, nasıl oluyor da lenf damarlarını hasta ediyor?

Cevabını zaten vermiştik. Lenf damarları hücreler arasındaki çok ince kanalcıklardır, tırnak yatağı ve ciltte de hücreler olduğu için lenf kanalcıkları da vardır. Bu lenf kanalcıkları bacaktan yukarıya doğru birleşir, lenf kanalları olur ve önce kasıklardaki lenf düğümlerine oradan da yukarı gidip kan dolaşımına katılırlar.

Ben, varis lenfödem diyabet damar tıkanıklığı olan hastalarıma pedikürü ve ayak tırnaklarını derinden kesmelerini yasakladım. Neden?

 

 

Okuyucularımızın özellikle dikkat etmesi gereken çok basit önlemleri olan ama dikkat edilmezse çok ciddi sonuçlara yol açan durumlardır bunlar. Bilindiği üzere yer çekimi etkisiyle ayakta toplar damar kanlanması fazladır ayrıca gün boyu ayakkabı ve çorap içinde bulunan ayak ve tırnaklar sıcak ortam içinde bulunur, ki bu durum mikrop için bulunmaz fırsattır. Nedeni hem sıcacık kanın birikimi, özellikle varis hastalarında, ve sıcak kapalı ortam tırnaklarda ve hemen çevresindeki deride zaten var olan mikropların artmasına yol açmaktadır. Eğer siz ayak tırnağını derinden keser, etrafındaki veya tırnağın üstündeki deriyi temizlemeye kalkarsanız, ciltteki bu mikroplar cilt altına gider. Aslında ciltteki bu mikroplar, cilt florasını oluşturur yani deriye yararlıdır, ama yalnızca deriye, cilt altına değil, damara değil.

 

 

trnak.jpg

 

Binlerce tedavi ettiğim, toplumun her kesiminden hastalarımın tırnaklarını incelediğimde, sosyokültürel ve ekonomik durumu ne olursa olsun ayak tırnağımızın nasıl kesilmesi gerektiğinin bilinmediğini gördüm. İki tür tırnak makası mevcuttur, el tırnaklarını kesen tırnak makasının ucu konkavdır yani tırnak köşelerini de alabilen özellikte iken, ayak tırnak makasının ucu düzdür yani ayak tırnağının köşesinin tam alınmaması gerekir. Tırnaklar derinden kesilmemeli ve ayak tırnaklarının köşeleri alınmamalıdır. Kozmetik nedenlerle daha güzel görünmesi için ayak tırnağının köşeleri fazla alınırsa tırnak batması olsun veya olmasın zaten var olan mikroplar kolaylıkla kan dolaşımına girmekte hele de hastada varis varsa damar iltihabı ve/veya selulit kaçınılmaz olacaktır. Bu anlattığım durum gayet sağlıklı, ayakta mantarı olmayan normal ayak tırnakları olan kişiler için de geçerlidir. Şimdiye kadar ayak tırnaklarının nasıl kesilmesi gerektiği tam olarak anlatılmadığı veya anlaşılmadığını sağlığına çok dikkat eden kişilerde de gördüm. Basit gibi görünen bu bilgi ve uygulama ne yazık ki çok az kişi tarafından bilinmekte ve uygulanmaktadır.

Şu gerçek de unutulmamalıdır ki, tırnak batmasının çözümü pedikür değildir. Pedikür yalnızca geçici rahatlama sağlar ama bu arada tırnak etrafındaki tüm mikropları da bacağın damar dolaşımına verir. Tırnak batmasının tedavisi uzman kişilerce tıbbi şartlar altında yapılmalıdır, güzellik salonlarında değil. Bu yazıyı okurken olduğunuz yerden aşağıya, ayak tırnaklarınıza bakın. Eski tırnaklarınıza göre tırnaklarınız hem renk hem şekil hem şikayet olarak farklı ise derhal uzmanlarımıza başvurun. Belki de yaklaşan çok büyük hastalık risklerinden korunmuş olacaksınız.

 

 

 

Yara Hastalıkları ve Tedavileri için ayrıntılı bilgiye ulaşmak için lütfen tıklayınız  

Yara hastalığı ve "tedavisi yok, bu hastalıkla yaşamaya alış"  denilen hastaların tedavi sonrası yorumlarını okumak için lütfen tıklayınız  

Varis İç Varis Venöz Yetmezlik Hastalıkları ve Tedavileri için ayrıntılı bilgiye ulaşmak için lütfen tıklayınız

Varis hastalığı ve "tedavisi yok, bu hastalıkla yaşamaya alış"  denilen hastaların tedavi sonrası yorumlarını okumak için lütfen tıklayınız

Prof. Dr. Ahmet AKGÜL'ün özgeçmişine ulaşmak için lütfen tıklayınız

İletişim ve Randevu için lütfen tıklayınız   

Yasal Uyarı

Bu sitenin içeriği ziyaretçilerini bilgilendirmeye yönelik hazırlanmış olup sağlıkla ilgili konularda tıbbi teşhis, tedavi veya reçete bilgisi özelliği taşımaz. Site, sağlıkla ilgili tüm konularda en doğru bilginin hastayı muayene eden doktorundan öğrenilebileceğini savunur. Sitedeki bilgiler bu amaçla kullanılmamalıdır. Bu bilgilerin yanlış anlaşılması veya kullanılmasından doğabilecek mağduriyetlerden bu site sorumlu tutulamaz.Bu sitedeki bilgileri kopyalama, nakletme veya diğer kullanımlar kesinlikle yasaktır. Web sitesindeki bilgilerin kullanımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine ve site sahibinin iznine bağlıdır. Tüm kullanıcılar yukarıda belirtilen yasal uyarıyı tamamen ve çekincesiz olarak kabul etmiş sayılırlar.