https://www.ahmetakgul.com.tr/ Prof. Dr. Ahmet Akgül - Kalpte ve Damarlarda duyulan ÜFÜRÜMLER

KALPTE VE DAMARLARDA DUYULAN ÜFÜRÜMLER

Üfürüm nedir?

Kan, damarlar ve kalp içinde akarak dolaşır. Bu kan akımının belirli bir hızı vardır ve bu hızı korumak için damarın içi ve kalbin içi pürüzsüz ve mükemmel bir dinamik yapıya sahiptir. Eğer kan hızı değişirse veya akım şekli değişirse  kan içindeki pıhtılaşmaya neden olan enzimler aktive olur ve kan damar içinde pıhtılaşır. Kan da pıhtılaştığı yerde şikayetler başlar.

İşte bu kusursuz dolaşım içinde kan normalde DÜZ bir şekilde akarken, uygun olmayan yerden geçerken GİRDAPLI bir akım oluşturur. Kan düz şekilde akarken ses çıkarmazken, girdaplı akım etrafındaki yapılara sürtündüğü için doğal olarak farklı bir SES çıkarır. Bu ses nadir olarak çıplak kulağımızla duyulur ama esas olarak doktorun kulağına taktığı steteskop cihazı ile duyulur. İşte bu sese ÜFÜRÜM denir.

Üfürüm 2 yerde sık görülür:

1.     Damar içinde

2.     Kalp içinde

Damar içinde olan üfürümler:

1.     Damar tıkanıklığı

2.     Damar genişlemesi (anevrizma)

3.     İki ayrı damarın birbirleri ile uygun olmayan bağlantıları

Örneğin hastanın karın atar damarında (aort) genişleme yani anevrizma var ise veya hasta anjio olduktan sonra kasıkta şişlik olmuş ise ve orada damar genişlemesi olmuş ise, doktor kulaklık cihazını hastanın karnına veya kasık bölgesine koyarsa üfürüm duyar. Yani üfürüm duyulan yerin altındaki damarlarda sorun var demektir.

Damar tıkanıklığı olan büyük damarlarda da üfürüm duyulur. Eğer tıkanıklık küçük damarda ise ve hele de tıkanıklık TAM ise üfürüm duyulmaz çünkü üfürüm duyulması için normal akımı bozulmuş kan akımı gerekir.

İki damarın normalde olmayan ama sonradan veya doğum sırasında görülen bağlantıları da üfürüm yapar. Örneğin böbrek yetmezliklerinde kollarda veya bacaklarda açılan FİSTÜL ler içinden kan geçerken üfürüm yapar. Bu fistüller yalnızca doktor yaptığı zaman oluşmaz. Bazen de özellikle bıçak, mermi gibi kesici delici alet yaralanmaları sonucu, birbirleri ile yan yana duran ama farklı kan taşıyan atar damar ve toplar damar arasında oluşur. Bu durumda basıncı daha yüksek olan atar damardan geçen temiz kan, fistül içinden yandaş toplar damara geçer. Böylece kan kısa yoldan kalbe dönmüş olur ve kalp gereğinden fazla kana maruz kalır ve daha hızlı çalışır. Bu durumda hasta çarpıntı hisseder. Uzun süre bu fistül tedavi edilmez ise kalpte yetmezlik oluşur ve bu duruma TAŞİKARDİ YETMEZLİĞİ denir.

Kalp içinde olan üfürümler:

Ama üfürüm denince esas akla gelen kalpte duyulan üfürümlerdir. Kalpte duyulan üfürümler şu hastalıklarda oluşur:

1.     Kapak hastalıkları

2.     Kalp delikleri

3.     Kalp tümör ve kanserleri

Hemen korkuya kapılmayın, MASUM ÜFÜRÜMLER de vardır. Hiç bir yapısal sorun olmadan da kalpte üfürüm duyulabilir. Örneğin tiroid hastalıklarında, aşırı kansızlık durumunda ve dolaşımı hızlandıran bazı ilaçlar kullanımında da kalpte üfürüm duyulabilir.

Önemli olan konu, kalpteki yapısal hastalıklarda görülen üfürümlerdir.

Kapak hastalıkları içinde kalpte bulunan 4 kapak için de üfürüm görülebilir. Bu kapaklar:

1.     Aort kapak

2.     Mitral kapak

3.     Pulmoner kapak

4.     Triküspit kapak

Bu dört kapağın DARLIK ve/veya YETMEZLİK lerinde üfürüm duyulur. Bazen tek kapakta bu sorun olur bazen ise birden fazla kapakta. Aynı kapakta hem darlık hem de yetmezlik aynı anda da görülebilir.

Kalp delikleri 2 türlüdür:

1.     Kalbin atriumlar arasındaki delik yani ASD

2.     Kalbin ventrikülleri arasındaki delik yani VSD

Kalpteki bu yapıların tam olarak neresi olduğunu öğrenmek istiyorsanız lütfen TIKLAYINIZ .

Kalpteki delikler sonucu kan yine normal olmayan delikler arası yolculuk yaptığı için üfürüm oluşur.

Kalbin tümör veya kanserleri de üfürüm oluşturur. Tahmin edilebileceği üzere tümör veya kanser büyüyebilen bir dokudur ve büyüdükçe kalbin içinde normal dolaşan kanın yönünü değiştirir ve girdap oluşturur bu durum da üfürüme yol açar. Ayrıca miksoma gibi kalpte en sık görülen tümörler özellikle kapakların kenarında darlığa neden olurlar ve kapakta oluşan bu değişiklikte yukarıda dediğimiz gibi üfürüme neden olur.

DAMARLARDA ÜFÜRÜM DUYULURSA NE YAPILMALIDIR?

Damarda üfürüm duyulan bölge zaten şiş veya ödemlidir. Elinizi koyduğunuz zaman elinize sürtünme hissi gelir ki buna tıpta TRİL denir. Bu durumda hastaya ilk olarak ultrason veya dopler yaptırılır. Ultrasonda damardaki genişlemei içinde pıhtı olup olmadığı, damardan kan kaybı olup olmadığı, fistül olup olmadığı gibi ön bilgiler elde edilir. Eğer daha da ayrıntılı tanı konulması gerekiyor ise hastaya acil olarak anjio işlemi yapılır. Bu anjio işlemi bilgisayarlı anjio, emar anjio veya klasik anjio tarzında olabilir.

TEDAVİDE NE YAPILMALI?

Hastanın damarında genişleme varsa veya damarın içinde ayrıca pıhtı da varsa tedavi ameliyattır. Ameliyatta o bölgeye cerrahi kesi yapılır ve alttaki damar genişliği ve içindeki pıhtılar çıkarılır ve yerine bir daha genişlemeyen suni damar konur.

Hastada fistül var ise 2 çeşit tedavisi vardır:

1.     Hasta anjiografi odasına alınır ve fistül olan bölge anjio altında bulunur ve damar içinden girilerek o bölgeye stent konulur.

2.     Fistül olan bölge ameliyatta açılır ve damarların durumuna bakılır. Kolayca aradaki bağlantı ortadan kaldırılır.

KALPTE ÜFÜRÜM DUYULURSA NE YAPILMALIDIR?

İlk yapılacak işlem kalp ekokardiyografisidir. Kalbin ultrasonu olarak da bilinir. Hamilelikte de kullanılabilir. Hastaya acı ve radyasyon vermez. Ses dalgalarını kullanır.

Ekokardiyografide kalpte tüm yapılar ortaya konur. Kapak darlık veya yetmezlikleri, kalpte delik olup olmadığı, kalp içinde tümör olup olmadığı belirlenir.

KALP ÜFÜRÜMLERİNİN TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Kalpte bulunan yapısal sorun tedavi edilmelidir.  

ht.jpg


Kalp Hastalıkları ve Tedavileri için ayrıntılı bilgiye ulaşmak için lütfen tıklayınız  

Kalp hastalığı ve "tedavisi yok, bu hastalıkla yaşamaya alış"  denilen hastaların tedavi sonrası yorumlarını okumak için lütfen tıklayınız  

Prof. Dr. Ahmet AKGÜL'ün özgeçmişine ulaşmak için lütfen tıklayınız

İletişim ve Randevu için lütfen tıklayınız   

Yasal Uyarı

Bu sitenin içeriği ziyaretçilerini bilgilendirmeye yönelik hazırlanmış olup sağlıkla ilgili konularda tıbbi teşhis, tedavi veya reçete bilgisi özelliği taşımaz. Site, sağlıkla ilgili tüm konularda en doğru bilginin hastayı muayene eden doktorundan öğrenilebileceğini savunur. Sitedeki bilgiler bu amaçla kullanılmamalıdır. Bu bilgilerin yanlış anlaşılması veya kullanılmasından doğabilecek mağduriyetlerden bu site sorumlu tutulamaz.Bu sitedeki bilgileri kopyalama, nakletme veya diğer kullanımlar kesinlikle yasaktır. Web sitesindeki bilgilerin kullanımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine ve site sahibinin iznine bağlıdır. Tüm kullanıcılar yukarıda belirtilen yasal uyarıyı tamamen ve çekincesiz olarak kabul etmiş sayılırlar.